ERFRIEREN ne Demek Turkce - Turkce Çeviri S

Fiil
Isim
donarak
erfroren
eingefroren
an unterkühlung
donarak ölmek
erfrieren
donarak öleceğiz
wir erfrieren
soğukta
kalt
kälte
kühl
cold
eiskalt
erkältung
gekühlt
des kalten

Erfrieren Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Warum erfrieren?
Neden dondurayım?
Die, die Glück haben, erfrieren.
Şansı olanlarımız donacak.
Der Tod durch Erfrieren dauert Stunden.
Soğuktan ölmek, saatlerce sürer.
Ich soll also hier erfrieren?
Beni donarak öldürmek mi istiyorsun?
Zwei Bergsteiger erfrieren auf dem Mont Blanc.
Mont Blancda 2 dağcı donarak öldü.
Ich will nur einfach nicht erfrieren.
Sadece donarak ölmek istemiyorum.
Du lässt ihn vor der Tür erfrieren. Sei nicht albern, komm rein.
Adam kapının önünde donsun mu? Gel içeri.
Niemand darf auf der Straße erfrieren“.
Soğukta hiç kimse sokakta kalmasın.
Meine Füße erfrieren gleich.
Ayaklarım donmaya başladı.
Sie möchten doch nicht im Wasser erfrieren!
Bu suda donarak ölmek istemezsin!
Wir werden verhungern oder erfrieren. Ich weiß, es ist schwer und kann einem Angst machen, aber… Hör zu.
Ya açlıktan ya da donarak öleceğiz. Bak, zor ve korkutucu olduğunu biliyorum ama.
Sie müssen erfrieren.
Donmaları gerekirdi.
Trotzdem weiß ich immer noch nicht, warum… Ich schwanke zwischen verglühen und erfrieren.
Yine de neden yanmakla donmak arasında vücudumun kararsızlaştığını bilmiyorum.
Willst du erfrieren?
Donarak gebermek ister misin?
Ich will nicht, dass Sie vor dem Sonnenaufgang erfrieren.
Gün doğmadan önce donmak istemezsin.
Sie könnten erfrieren.
Donarak ölebilirler.
Wir blasen uns in die Luft, ersticken, oder erfrieren.
Havaya uçarak, boğularak ya da donarak öleceğiz.
Wenn er die frisst, erfrieren beide.
Böyle giderse ikisi de donarak can verecekti.
Wir können uns in die Luft sprengen, ersticken oder erfrieren.
Havaya uçarak, boğularak ya da donarak öleceğiz.
Ich will nicht erfrieren.
Donarak ölmek istemiyorum.
Man kann innerhalb von zwei Minuten zu Tode erfrieren.
İki dakika içerisinde donarak ölmeniz mümkündür.
So ist das also. In Grönland erfrieren die Leute.
Grönlandda bir sürü insan donarak öldü demek.
Sicher werden sie von Wölfen gefressen oder erfrieren.
Kurtlar tarafından yenmiş olurlar ya da donarak ölürler.
Zunächst, unsere Katzen würden sofort erfrieren, wenn wir verschoben.
Başlangıçta, bizim kedi olur hemen dondurmak zaman biz taşındı.
Sie können zurück nach Punxsutawney… oder weitergehen und erfrieren.
Ya Punxsutawneye geri dönersin ya da donarak ölürsün.
Ja. Du musst doch erfrieren.
Donuyor olmalısın. Evet.
Wäre die Erde weiter von der Sonne, würden wir alle erfrieren.
Dünya güneşten daha uzakta olsaydı, hepimiz donardık.
Können Fische erfrieren?
Balıkları dondurmak mümkün mü?
Ich sah sie ins Wasser fallen und in wenigen Minuten erfrieren.
Suya düşüp dakikalar içinde donarak ölmesini izledim.
Hunderte Menschen erfrieren.
Yüzlerce kişi donarak ölüyor!
Sonuçlar: 73, Zaman: 0.1683
S

Erfrieren eşanlamlıları

Kältetod

En çok sorulan sözlük sorguları

Almanca - Turkce