Gedanke Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Guter Gedanke.
Gedanke an den Tod schön.
Schlauer Gedanke.
Zeki düşünce.Dieser Gedanke wird ihn bestimmen.
Das ist Gottes Gedanke.
Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
negative gedankenerster gedankeeigenen gedankenpositive gedankenschlechte gedankenschöner gedankeböse gedankenneue gedankeninteressanter gedankeaufrichtige gedanken
Daha
Fiillerle kullanım
Isimlerle kullanım
Guter Gedanke, Lenny.
İyi fikir, Lenny.Zumindest als Gedanke.
En azından fikir olarak.Guter Gedanke, Lenny.
İyi düşünce, Lenny.Da kommt mir ein Gedanke.
Aklima bir fikir geldi.Wessen Gedanke ist das?
Es war zuerst ihr Gedanke.
Bu fikir önce ona aitti.Guter Gedanke, Mr. Berg.
İyi düşündün, Bay Berg.Lola, mir kam da ein Gedanke.
Dieser Gedanke gefiel Julia.
Julia bu fikri beğendi.Das war auch mein erster Gedanke.
Benim de aklıma, ilk bu gelmişti.Kam der Gedanke(61).
Aklıma geldi( 61).Der Gedanke ist mir gekommen.
O benim de aklıma geldi.Bankrott. Mir kam gerade ein Gedanke.
İflas ettiler. Şimdi aklıma geldi.Der Gedanke ist fremd.
Bu düşünce çok yabancı geliyor.Aber konstruktiv. Der Gedanke ist nicht neu.
Yapıcı. Bu düşünce yeni değil ama.Der Gedanke macht mich traurig.
Bunu düşünmek beni üzüyor.Nicht die Antwort, aber guter Gedanke.
Aradığım düşünce değil ama iyi söyledin.Dieser Gedanke amüsiert Sie?
Ve bu fikri seni eğlendirdi mi?Was? Sorry, das war mein erster Gedanke.
Ne? Üzgünüm, aklıma ilk gelen şey gibiydi.Der Gedanke wird mich aufheitern.
Bu fikir beni neşelendirir.Mir kam dann der Gedanke der"Weißen Rose".
Bu sözler üzerine aklıma“ Beyaz Gül” geldi.Der Gedanke daran machte ihnen Angst.
Bu fikir onları korkuttu.Schon der Gedanke ängstigt mich.
Düşüncesi bile çok korkutuyor beni.Gedanke, dass Toby mich verfolgt.
Tobynin bana dadanması fikri.Selbst der Gedanke daran nervt mich.
Bunun düşüncesi bile canımı sıkıyor.
