Immer gleichen Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Immer gleichen Mantel.
Hep aynı ceket.Du bist gelangweilt von den immer gleichen Farben?
Hep aynı renklerden sıkıldınız mı?Die immer gleichen Rätsel.
Ve hep aynı gizem.Die Presse würde ihm die immer gleichen Fragen stellen.
Die immer gleichen Angriffe.
Hep aynı saldırı.Combinations with other parts of speech
Könnte man nicht endlich die immer gleichen Fragen lassen?
Fakat en sonunda, her zaman aynı soru olmaz mı?Des immer gleichen Videos nicht sehen.
Hep aynı videoları da değil.Ich bin es müde, die immer gleichen Filme abzufahren.
Ben hep aynı filmi izlemekten bıktım.Die immer gleichen Grußworte und Floskeln dienen der Selbstbestätigung in der geschlossenen Gruppe.
Hep aynı selamlaşma sözcükleri ve klişe laflar kişinin kapalı grupta kendini teyit etmesine yarar.Ich hänge schon recht lange an den immer gleichen Titeln.
Uzun zamandir da hep ayni tarifi yapiyorum zaten.Machte die immer gleichen Untersuchungen.
Muayeneyi hep aynı şekilde yapardı.Tag für Tag durchkämmten sie die immer gleichen Orte.
Üstelik gün boyunca hiç durmadan aynı yerlerden geçip duruyorlar.So die immer gleichen Entschuldigungen und Erklärungen.
Sie sind gelangweilt von den immer gleichen Websites im Netz?
Sıkıldınız mı hep aynı tarz web sitesi tasarımlarından?Und die immer gleichen Wendungen haben mich genervt.
Fakat aynı hep aynı silahlar silan canımı sıktı.Selfie-Fabriken" produzieren die immer gleichen Fotos.
Asosyal'' Fitness Mankenleri'' her zaman aynı fotoğraf çekiyorlar.Die Prüfung wird unter einer immer gleichen Testenergie von 2207 J durchgeführt.
Doğrulama her zaman aynı 2207 J test enerjisi altında gerçekleştirilir.Doch immer häufiger bekomme ich Mails mit den immer gleichen Fragen.
Sürekli mail geliyor bana ve hep aynı sorularla.Vielleicht sind Sie gelangweilt von dem immer gleichen Anblick der Kinderstoffe in Ihrem Kinderzimmer?
Bebek odalarında hep aynı ürünleri görmekten bıktınız mı?Lippensynchrone Banalitäten, immer und immer wieder? in denen er die immer gleichen Unterhaltungen geführt hat, Wie viele Anläufe hat Aaron gebraucht,?
O yüzden Aaronın dudak eşlemesini yaparak… dudak eşlemesi yaparak sürekli aynı konuşmaları yapması… kaç kez oldu?Du magst Sex auf die immer gleiche Art.
Hep aynı şekilde seksi seviyorsun.Die Menschen haben nicht immer gleich ausgesehen.
İnsanlar her zaman aynı görünmediler.Ich weiß, dass du äußerlich immer gleich geblieben bist.
Dış görünüş hep aynı kalır, biliyorum.Nicht immer gleich, aber normalerweise.
Her zaman aynı değil ama genelde.Bei uns endet es immer gleich, Pete.
Bizde hep aynı biter Pete.Der Traum ist immer gleich.
Sürekli aynı rüyayı görüyorum.Mit uns endet es immer gleich, Pete.
Bizim için son hep aynı, Pete.Die Geschichte endet immer gleich.
Öykü her zaman aynı şekilde biter.Müssen die Geschenke immer gleich sein?
Hediyeler sürekli aynı mı kalacak?Es ist nicht immer gleich.
Her zaman aynı deðil.
