IRRTÜMLICH ne Demek Turkce - Turkce Çeviri

• yanlışlıkla
• yanlış
• hatalı

Irrtümlich Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

Irrtümlich gekauft.
Yanlış satın almış.

Menschen"irrtümlich" getötet!
Çocuk‘ yanlışlıktan‘ ölmüş!

Irrtümlich gestorben.
Yanlışlıkla öldü….

Die Zahlung sei irrtümlich erfolgt.
Ödeme yanlış mı yapıldı.

Irrtümlich bedankt.
Zulaltan teşekkürler.

Die Zahlung war irrtümlich erfolgt.
Ödeme yanlış mı yapıldı.

Irrtümlich nahm man.
Yanlışlıkla almıştım.

Bräutigam erschießt irrtümlich Braut.
Gelini yanlışlıkla öldürür.

Irrtümlich bombardierten.
Yanlışlıkla bombaladı.

Ein Schäferhund flog irrtümlich nach Japan.
Köpek yanlışlıkla Japonyaya uçtu.

War irrtümlich geschrieben.
Yanlışlıkla yazıldı.

Du bringst Menschen nur irrtümlich um.
Sen insanları sadece kazara öldürürsün.

Die irrtümlich erschossen wurden.
Onlar yanlışlıkla vurulmuş.

Google. com wurde für 12$ irrtümlich verkauft!
Google. com yanlışlıkla 12 Dolara satıldı!

Irrtümlich übersehen worden.
Yanlışlıkla göz ardı edilmiştir.

Ägypten- Sicherheitskräfte töten irrtümlich Touristen.
Mısırlı Güvenlik Güçleri Yanlışlıkla Turistleri Öldürdü.

Irrtümlich in Schottland gelandet.
Yanlışlıkla İskoçyaya indi.

Mein Ingenieur und ich wurden irrtümlich verhaftet.
Fark ettiğiniz gibi mühendisim ve ben yanlışlıkla tutuklandık.

Ich hatte irrtümlich Jahre geschrieben.
Ayları yanlış yazmışım.

Wasserpfeifen sicherer als Zigaretten, glauben Studenten irrtümlich.
Nargile Sigaradan Daha Güvenli, Öğrenciler Yanlışlıkla Believe.

Ein Video irrtümlich gekauft haben.
Videoyu yanlışlıkla aldıysanız.

Wir eskalieren, sagen uns"sie verdienen es" und denken irrtümlich.
Yükseliyoruz, kendimize“ hak ettiklerini” söylüyoruz ve yanlış düşünüyorum.

Das ist irrtümlich übersehen worden.
Yanlışlıkla göz ardı edilmiştir.

Urlauber aus Mexiko: Ägyptische Sicherheitskräfte töten irrtümlich zwölf Touristen.
Mısır güvenlik güçleri 12 Meksikalı turisti yanlışlıkla öldürdü.

Irrtümlich sagen die Leute:„Bei ihm.
Bütün halk,“ Peki, öyle olsun” dedi.

Vielleicht hat Davina irrtümlich böse gedacht anstatt mächtig.
Belki de Davina yüksek bir gücü şer zannetmekle yanılıyor.

Irrtümlich oder zu Unrecht erfolgt ist.
Haksızlığa meyletmesinden veya( bilerek).

Daten von 198 Millionen US-Wähler irrtümlich waren in der Open-access.
ABDde 198 milyon seçmenin kişisel bilgileri yanlışlıkla sızdı.

Ich habe irrtümlich mein Lieblingsgetränk gemacht.
Yanlışlıkla en sevdiğim içecekten hazırlamışım da.

FedEx sagte, die Pakete seien"irrtümlich fehlgeleitet" worden.
FedEx, paketlerin“ hatalı bir şekilde yanlış yönlendirildiğini” söyledi.