KONTAMINIERT ne Demek Turkce - Turkce Çeviri S

Fiil
Isim
kontamine
kontaminiert
verunreinigt
verunreinigtem
verseucht
kontaminiert ist
kontamination
bulaşmış
da
reingezogen werden
verwickeln
kontamine olabilir
Birleşik fiil

Kontaminiert Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Das Blut ist kontaminiert.
Bu kan kirli.
Man dekontaminiert nicht, indem man mehr kontaminiert.
Daha da kontamine ederek dekontaminasyon yapamazsın.
Es ist alles kontaminiert.
Her şey kontamine oldu bile.
Kontaminiert sie das gesamte Camp. Wenn sie einen Schritt aus dem Zelt macht.
O çadırdan bir adım dışarı atarsa hastalığı tüm kampa bulaştırır.
Alles Wasser ist kontaminiert.
Burada bütün sular kirli.
Muss kontaminiert sein.
Kirlenmiş olmalı.
Das ganze Schiff ist kontaminiert.
Gemi olduğu gibi kirlendi.
Und sobald eine Beere kontaminiert ist, ist es unwahrscheinlich, dass das Virus abgewaschen wird, sagte Chapman.
Bir kere bir meyve kontamine olduğunda, virüsün yıkanmayacağı ihtimal dışıdır, Chapman.
Vielleicht war das Wasser kontaminiert.
Belki suları kontamine olmuştur.
Mit exogenen biologischen Agenzien kontaminiert und somit in der Lage, Infektionen zu verbreiten.
Yabancı biyolojik ajanlarla bulaşmış ve dolayısıyla enfeksiyon yayma yeteneği olan.
Talans DNA-Ergebnisse. Schon wieder kontaminiert.
Talanın DNA sonuçları, tekrar kirlenmişler.
Bei Computern mit solchen Anwendungen kontaminiert sind, fangen sie an mit Werbeinhalt regelmäßig gestört werden.
Bilgisayarlar bu tür uygulamalar ile kontamine olduğunda, tanıtım içeriği ile düzenli olarak rahatsız olmaya başlarlar.
Alle Sammelstellen sind kontaminiert.
Tüm toplanma noktaları kontamine olmuştur.
Die Wahrheit ist ganz im Gegenteil:Ihr PC ist mit bösartigem Code eine Adware kontaminiert.
Gerçeği oldukça tersidir:PC bir adware kötü amaçlı kodları ile kontamine.
Die Aufnahme von Lebensmitteln, die durch bakterielle Infektionen kontaminiert sind, führt folglich zu Lebensmittelvergiftungen.
Bakteriyel enfeksiyonla kontamine olmuş gıda alımı, sonuç olarak gıda zehirlenmesine yol açar.
Verhindert, dass der Boden schwere metallische Ionen sowie andere schädliche Stoffe kontaminiert.
Toprağın ağır metalik iyonların ve diğer zararlı maddelerin kirlenmesini önler.
Dass durch Sherry Culhanes DNA die Kontrollgruppe kontaminiert wurde, hatte nichts mit dem DNA-Profil auf der Kugel zu tun.
Kontrol safhasında Sherry Culhanein DNAsının bulaşmış olmasının kurşun üzerindeki DNA profiline bir etkisi olmadığını düşünüyorum.
Die verstorbene Karen Silkwood war mit Plutonium kontaminiert.
Merhum Karen Silkwood plütonyumla kontamine olmuştu.
Und das Labor wurde mit dem experimentellen Anti- Z-Pilz kontaminiert, bevor alle evakuiert waren.
Ve laboratuar kirlenmiş deney ile Anti-Z mantar herkesten önce tahliye edilebilir.
Kommerziell erhältliche Sauerstofffänger-PCD ist häufig mit einer DNA-Nuklease kontaminiert.
Ticari olarak mevcut oksijen çöpçü PCD sık sık bir DNA nükleaz ile kontamine olduğunu.
Das Kühlmittel ist kontaminiert.
Soğutucu kirlendi.- Hasarlı olduğunu biliyordum.
Das Blut auf Leonie Collersdales Leiche war auf die exakt gleiche Art kontaminiert.
Kan tabakasına da aynı şekilde bulaşmıştı. Ve iddialara göre Leonie Collersdaleın vücudundaki.
Diese Bandage sollte mindestens dreimal täglich oder kontaminiert gewechselt werden.
Bu bandaj günde en az üç kez veya kontamine olarak değiştirilmelidir.
Wir wären eine Kontaminierungsgefahr. Und dann hat sie es selbst kontaminiert.
Bizden birinin bulunmasının kontaminasyon riskini arttıracağını söylerken bizzat kendisi kontamine etti.
Sogar die luft fühlte sich kontaminiert an.
Bile hava kirliliği hissedilir halde.
Eine Positivkontrolle(PCDa) ist eine handelsübliche PCD, die bekanntermaßen mit einer DNA-Nuklease kontaminiert ist.
Pozitif kontrol( PCDa), DNA çekirdeği ile kontamine olduğu bilinen ticari olarak kullanılabilen bir PCDdir.
Gläser mit offenem Mund können mit Bakterien kontaminiert werden.
Ağzı açık kavanozlar bakterilerle kontamine olabilir.
Sie bemerkte nicht angeschlossenen Angebote beim Einrichten Freeware, so Weknow.ac Ihr OS kontaminiert hat.
Freeware ayarlarken ekli teklifler fark etmedin, böylece, Weknow.ac senin OS kontamine.
Sogar Essen, das aussieht und schmeckt, kann kontaminiert sein.
Görünen ve lezzetli olan yiyecekler bile kontamine olabilir.
Dies können Hinweise sein, dass das Protein instabil oder die Lösung kontaminiert ist.
Böyle bir durum, proteinin stabil olmadığının veya çözeltinin kontamine olduğunun belirtisi olabilir.
Sonuçlar: 68, Zaman: 0.056
S

Kontaminiert eşanlamlıları

En çok sorulan sözlük sorguları

Almanca - Turkce