SIMULTAN ne Demek Turkce - Turkce Çeviri S

Sıfat
simultaneously
eşzamanlı olarak

Simultan Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Simultan möglich.
Aynı Anda Mümkün.
Zu seinen Worten simultan.
Sözcüklerin, aynı anda.
Simultan zu hören sind.
Aynı anda işitmesidir.
Bis zu 9 Effekte simultan.
Simultane efekt kullanımı.
Simultan sehen können.
Aynı anda görebilmesidir.
Wir schüttelten simultan den Kopf.
Başımızı aynı anda salladık.
Simultan- gleichzeitig.
Simultaneously- aynı anda.
Sie müssen simultan gedreht werden.
Aynı anda çevrilmeleri gerekiyor.
Simultan zu hören sind.
Aynı anda duyabilmemiz için.
Allerdings müssen sie simultan gedreht werden.
Aynı anda çevrilmeleri gerekiyor.
Simultan gehalt dolmetscher.
Simultane tercüman maaş.
Mehrere Bäume werden simultan zerschreddert.
Birçok ağaç aynı anda baltalanıyor.
Simultan gehalt dolmetscher.
Simultane Tercüman Maaşları.
Die Konferenz wird simultan übersetzt.
Konferansta simultane çeviri yapılacaktır.
Simultan Übersetzungen: Recai Hallaç.
Simultane çeviriler: Recai Hallaç.
Liebe und Respekt simultan uebersetzt.
Sevgi ve saygıyı aynı anda ortaya koyuyorlar.
Ich möchte euch beide in mir. Simultan.
İkinizin de eş zamanlı olarak içimde olmanızı istiyorum.
Dabei waren simultan drei Gruppen jeweils.
Her durumda 3 grup aynı anda.
Er kann die Informationen nicht simultan verarbeiten.
Üzerindeki bilgileri aynı anda işleyemez.
Der alles simultan verfolgen wollte.
Herkesin her şeyi aynı anda takip edebildiği.
Bobby Fisher spielte zehn Partien simultan.
Bobby Fischerin aynı anda on kişiyle satranç oynadığını gördüm.
Bis zu 32 Patienten simultan überwachbar.
Hastaya kadar aynı anda denetim yapılabilir.
Simultandolmetschen(simultan= gleichzeitig).
( havacılık) Simultaneous, Simultaneously( Aynı anda).
Bei Bedarf wird simultan übersetzt.
İhtiyaç olması durumunda simultane çevirisi yapılır.
Simultan berufen wir uns gegenüber einer Reihe großer Körperschafts-Banken auf unsere Treuhänder-Rechte.
Eş zamanlı olarak, birçok büyük şirket bankalarına karşı yasal mutemet haklarımızı hatırlatmaktayız.
Bis zu 3 Effekten simultan verwendet werden können.
Efekti aynı anda kullanabiliyorsunuz.
Die Rede des iranischen Präsidenten wurde nicht simultan übersetzt.
İran liderinin BM konuşması simultane tercüme edilmedi.
Wir mussten simultan in 6 verschiedene Sprachen übersetzen.
Farklı dile eş zamanlı çeviri yapmamız gerekiyordu.
Alle drei Anschlüsse können simultan verwendet werden.
Her üç bağlantı noktası aynı anda kullanılabilir.
Vorträge werden simultan übersetzt, bei Gruppenarbeiten ist aber sprachliche Kooperation gefragt.
Sunumlar eşzamanlı olarak tercüme ediliyor ama grup çalışmaları yine de dil konusunda işbirliği gerektiriyor.
Sonuçlar: 64, Zaman: 0.172

"simultan" nasıl bir cümlede kullanılır

Aktuell, jetzt, simultan mit deinen Augenbeschwerden?
Die Diskussion wird simultan deutsch-spanisch gedolmetscht.
Und das Ganze sollte simultan laufen.
Die Musik entstand simultan zur Choreographie.
Die Veranstaltung wird simultan deutsch-polnisch übersetzt.
Die Veranstaltung wird simultan (tschechisch/deutsch) übersetzt.
Die Oberflächen werden nachweislich simultan ­versiegelt.
Etwa simultan wurden sogenannte Puls-Induktions-Geräte entwickelt.
Das Treffen wird simultan übersetzt (deutsch-polnisch).
Wir übersenden Ihnen simultan die Rechnung.
S

Simultan eşanlamlıları

gleichgerichtet gleichlaufend gleichzeitig parallel synchron zeitgleich zur gleichen Zeit zur selben Zeit zusammenfallend

En çok sorulan sözlük sorguları

Almanca - Turkce