WOULD FORM ne Demek Turkce - Turkce Çeviri

• oluşturacağını
• oluşacak
• oluşturmak için

Would form Ingilizce kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

A new bottom would form.
Yeni bir taban oluşur.

Because I would form a coalition with Xola.
Neden?- Çünkü Xolayla işbirliği yapabilirimdim.

He would slice off the head, and two heads would form.
O, kafası kapalı dilim olacak ve iki kafa kuracaktı.

Olive lovers would form an organization.
Zeytin severler bir örgüt kurarlardı.

They were using shipping containers which would form the framework.
İskeleti oluşturmak için konteyner kullanıyorlardı.

This area would form a likely point.
Muhtemelen uçlardan biri bu alanda oluşacak.

When the bacteria broke down the formate in the ice, liquid pockets would form because of the chemical reaction.
Bakterilerin buz formatı bozuldu ve zaman sıvı cepleri nedeniyle kimyasal reaksiyon oluşturur olacaktı.

This area would form a likely point.- Yes.
Evet. Muhtemelen uçlardan biri bu alanda oluşacak.

And his desire is not dictated barely by the reason, that the union of the two fortunes would form a desirable unity.
Ve arzusu zorluklar nedeniyle değil, bu iki servetin birlikteliğinin arzulanan bir birlik şeklinde olunmasıdır.

This area would form a likely point.- Yes.
Muhtemelen uçlardan biri bu alanda oluşacak. -Evet.

And elsewhere, in what we now call a multiverse, inflation would go on, and only later, more pocket universes would form.
Ve başka bir yerde, bizim çoklu evren dediğimiz yerde enflasyon devam etmiş olabilir ve ancak daha sonra, daha küçük evrenler oluşacaktır.

Bubble trails would form in that gelatinous mixture.
Bu jelatinimsi karışımın içinde kabarcık izleri oluşurdu.

Hubbard told people that he had been blinded and crippled during the war, and the practices that would form the basis of Scientology had cured him.
Hubbard, insanlara savaşta körleştiğini ve sakatlandığını ama Scientologynin temelini oluşturacak olan uygulamaların onu iyileştirdiğini söylemişti.

At least twelve people would form the third Antarctica expedition team.
En az on iki kişi üçüncü kiş araştirma ekibini kuracak.

Close in to Neptune is a collection of satellites,' and if you bashed them all up at the same time the material would form a ring system that would look like Saturn's rings.
Neptünün yakınlarında bir dizi uydu var. Bu uydulara bakarsanız ve hepsi aynı anda parçalanırsa bu materyaller yayılarak Satürnünkilere çok benzeyen bir halka sistemi oluşturabilirler.

These revelations would form the holy book of Islam,'the Qur'an,'the very word of God.
Bizzat Allahın sözü olan bu vahiyler İslamın kutsal kitabı olan Kuranı oluşturdu.

The surgeon would have hoped once it was removed, New platelets would form And his blood would start clotting again.
Cerrahın umuduna göre bir kez çıkarıldıktan sonra yeni plateletler oluşacak ve kanı tekrar pıhtılaşmaya başlayacaktı.

We thought, maybe they would form different habits, or become depressed or even kill each other, but they didn't.
Belki farklı huylar ortaya çıkarırlar veya bunalım yaşarlar ya da birbirlerini öldürürler diye düşündük ama hiçbiri olmadı.

Five billion years ago, the odds would have seemed extremely slim that a planet like Earth would form in a rather unremarkable arm in the Milky Way galaxy.
Milyar yıl önce tuhaflıklar son derece az bir orandaydı. Dünya gibi bir gezegen Samanyolu galaksisinin oldukça özel bir kolunda şekillendi.

In isolation, each of these different wind streams would form a spiral with a slightly different angle, with fast-moving streams moving out more directly and slow-moving streams wrapping more around the Sun.
İzolasyon içerisinde, her bir farklı rüzgâr dalgalarının, hızlı hareket eden dalgaların daha doğrudan dışarı ve yavaş hareket eden dalgaların Güneşin etrafını daha fazla sararak az bir açı farkıyla bir sarmal oluşturacaktır.

Joe Parr found out that if he put a model pyramid and spun it in the centrifuge through an alternating magnetic current an energy field, or he calls it an orb or bubble would form around the model pyramid.
Joe Parr, eğer maket bir piramidi santrifüje koyup alternatif manyetik akım enerji alanından geçirirseniz maket piramidin çevresinde onun küre ya da köpük diye adlandırdığı bir şeklin oluştuğunu buldu.

As I acquired new skills, neural pathways would form, replacing other less complex pathways.
Yeni yetenekler kazandıkça, sinir yolları oluşuyordu daha az karmaşık yolların yerini alıyorlardı.

The Nabucco natural gas pipeline would form the eastern corner of the triangle, while the liquefied natural gas(LNG) terminal on the Croatian island of Krk and another in Poland would represent its southern and northern corners, respectively.
Üçgenin doğu köşesini Nabucco doğalgaz boru hattı oluştururken, Hırvatistanın Krk adasındaki sıvılaştırılmış doğalgaz( LNG) terminali ve Polonyadaki bir diğeri sırasıyla güney ve kuzey köşelerini meydana getirecek.

After three months of negotiations, it was announced on January 8 that the SPÖ and ÖVP would form a grand coalition, with SPÖ leader Alfred Gusenbauer becoming the next Chancellor.
Üç ay süren müzakerelerden sonra, 8 Ocak 2007 tarihinde SPÖ ve ÖVP arasında SPÖ lideri Alfred Gusenbauerin şansölyeliği altında büyük koalisyonun kurulacağı açıklandı.

These alternate, or parallel, histories would form a branching tree symbolizing all possible outcomes of any interaction.
Bu karşılıklı ya da paralel tarihler, herhangi bir etkileşimin bütün olası sonuçlarını simgeleyen ağaç dallarını şekillendirmektedir.

In the 1990s her works with iron masses shaped in such a way that sharp edges would form by cutting and folding different polygonal forms were approaching a more minimalist style.
Larda demir kütleleri keskin köşeler oluşacak şekilde kesip katlayarak değişik çokgen görünümlü eserler vererek minimalist örneklere yaklaştı.

They were using shipping containers,'which would form the framework, and we had even lined up'some football cars for the Argentinians to use.
İskeleti oluşturmak için konteyner kullanıyorlardı. Hatta Arjantinlilerin kullanması için birkaç araç hazırda bekliyordu.

A day after assuming his post, Nikolic suggested Russia would form a new bloc"bringing together nations that will stand up against the hegemony of America and of the EU.
Nikoliç göreve gelişinin ertesi günü Rusyanın'' Amerika ve ABnin hegemonyasına karşı duracak ülkeleri bir araya getirecek'' yeni bir blok oluşturmasını önerdi.

Article 20 discussed that the budgets of the Republics would form the Union's budget and that all expenses and spendings by the Republics would be determined by the Union's TsIK.
Madde 20, Cumhuriyetlerin bütçelerinin Birliğin bütçesini oluşturacağını ve Cumhuriyetlerin masrafların ve harcamalarının Birliğin TsIK tarafından belirleneceğini tartıştı.

Pendry also suggested that a lens having only one negative parameter would form an approximate superlens, provided that the distances involved are also very small and provided that the source polarization is appropriate.
Pendry, yaklaşık süperlens oluşturabilecek tek bir negatif parametreye sahip bir merceğin, çok küçük mesafeler de uygun kaynak polarizasyonunu sağlayabileceğini öne sürmüştür.