Ailelerinden Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Ailelerinden Destek Almak.
Çocukları ailelerinden çalıyorlar.
Ailelerinden önce ölen çocukların ruhları burada kalır.
Çünkü siz onları ailelerinden çaldınız.
Weil Sie sie ihren Familien wegnahmen.Kurban ailelerinden… af diliyorum.
Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
tüm ailebütün ailemutlu bir aileher aileçocuklu ailelerküçük bir ailetek ailegerçek bir ailebirçok ailekutsal aile
Daha
Bu nedenle, kurbanlardan ve ailelerinden özür dilendi.
Er bat die Opfer und die Familien um Entschuldigung.Ne de olsa ailelerinden daha fazla görüyorlardı birbirlerini.
Sie hätten einander öfter gesehen als ihre Familien.Schermerhornlar, New Yorkun en köklü ailelerinden biriydi.
Die Schermerhorns gehörten zu New Yorks ältesten Familien.Erkekler ailelerinden ayrılıyordu.
Männer verlassen ihre Familien.Yarımız kalıcı olduk,diger yarımız ailelerinden ayrı kaldı.
Und von denen,die noch da sind, verliert die Hälfte die Familie.Tüm çocuklar ailelerinden uzaklaşmaya çalışır.
Alle Kinder lösen sich von ihren Familien.Ailelerinden ve arkadaşlarından gerçekten çaldılar mı?”?
Haben sie wirklich ihre Familie und ihre Freunde bestohlen?Allah onlardan ve ailelerinden razı olsun!
Hemen mahallede bize ve evler yandaki yaşayan iki güzel ailelerinden oluşur.
Die unmittelbare Nachbarschaft besteht aus uns und 2 netten Familien, die in den Häusern nebenan wohnen.Kurbanların ailelerinden, hepsiyle görüşüldü.
Die Familien der Opfer, vollständig befragt.Değerliydiler. Usta onları daha çocukken ailelerinden satın alırdı.
Sie waren wertvoll. Der Meister kaufte solche Säuglinge den Eltern ab.Hayatta kalanlardan ve ailelerinden son 30 yıldır sorumlu olan bizler.
Seit 30 Jahren haben wir, die wir Familien und.Değerliydiler. Usta onları daha çocukken ailelerinden satın alırdı.
Der Meister kaufte solche Säuglinge den Eltern ab. Sie waren wertvoll.Bu durum sanıyorum ki ailelerinden uzakta yaşayan herkesin yaşadığı bir durum.
Dies mag daran gelegen haben, dass die Familie weit weg von allen anderen lebt.Beide Elternteile stammen aus jüdischen Familien Osteuropas.Kaçırılan sivillerin ailelerinden fidye istendiği bildirildi.
Sie hätten dann von den Familien der Entführten Lösegelder verlangt.Bu kişiler Orta ve Doğu Avrupada bulunan Yahudi ailelerinden gelirler.
Dies sind Menschen, deren Familien aus den jüdischen Gemeinden in Mittel- oder Osteuropa stammen.( 18 yaşın altındakilerin ailelerinden onay yazısı getirmesi gerekmektedir.).
(Für Teilnehmer unter 18 Jahren ist die schriftliche Zustimmung der Eltern nötig.).Pek çok ilaç yaygın olarak duyurulurken,diğerleri arkadaşlarından ve ailelerinden gelen önerilerle….
Viele Medikamente werden ausführlich beworben, währendandere mit Empfehlungen von Freunden und Familie kommen.Ülkenin dört bir yanından,ve NY ailelerinden patronlar ve ukalalar geliyordu.
Bosse und Mafiosi aus dem ganzenLand rollten an. Und alle New Yorker Familien.Tedavi olmaksızın, iş bağımlılığı olan bir kişi kendilerini arkadaşlarından ve ailelerinden uzaklaştırabilir.
Ohne Behandlung könnte sich eine Person mit einer Arbeitsabhängigkeit von Freunden und Familie entfremden.Bu nedenle, kurbanlardan ve ailelerinden özür dilendi.
Er hatte die Angehörigen und die Opfer um Entschuldigung gebeten.Kurban ailelerinden bazıları hizmet katılmayı reddetmesi ve bunun yerine özel cenazeleri ev sahipliği yaptı.
Einige Familien der Opfer verweigert den Dienst teilnehmen und stattdessen gehosteten privaten Beerdigungen.Kendileri bunları gideremediğinden ailelerinden talepte bulunmaktadırlar.
Der Familie beschränkt: Ihnen ist es nicht gestattet, ein.Araştırmacılar birinci sınıf öğrencilerini seçtiler çünkü bağımsızlıklarını vedavranışsal tutumlarını ailelerinden uzaklaştırıyorlar.
Die Forscher entschieden sich für Studienanfänger, weilsie ihre Unabhängigkeit und Verhaltensweisen außerhalb ihrer Familien entwickeln.
