BENI DUYDUĞUNU ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

• mich hören
• sie hat mich gehört
• mich hörst

Beni duyduğunu Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Beni duyduğunu söyle.
Ich habe sie gehört.

Nancy? Lütfen beni duyduğunu söyle.
Nancy? Bitte höre mich.

Beni duyduğunu söyle?
Haben Sie mich gehört?

Raven, lütfen beni duyduğunu söyle.
Raven, bitte sag, dass du mich hören kannst.

Beni duyduğunu gösteriyor.
Sie hat mich gehört.

Kahretsin. Beckin beni duyduğunu Serge, sanmıyorum.
Verdammt! Beck hört mich nicht.

Beni duyduğunu biliyorum.
Du kannst mich hören.

Baba, lütfen beni duyduğunu söyle. Baba?
Daddy? Daddy, bitte sag mir, dass du mich hören kannst?

Beni duyduğunu biliyorum?
Habt ihr mich gehört?

Rahibe, içeride bir yerde olduğunu ve beni duyduğunu biliyorum.
Schwester, ich weiß, dass Sie mich hören können.

Lütfen beni duyduğunu söyle.
Sie haben mich gehört.

Beni duyduğunu sanıyordum?
Hast du mich nicht gehört?

Ben John McClane, beni duyduğunu biliyorum. Fredie!
Ich weiß, dass du mich hören kannst. Hier ist John McClane!

Beni duyduğunu biliyorum. Heimdall!
Du hörst mich. Heimdall!

Lütfen beni duyduğunu söyle.
Bitte sagt, dass ihr mich hört.

Beni duyduğunu biliyorum!
Ich weiß, Sie hören mich.

Heimdall! Beni duyduğunu biliyorum!
Du hörst mich. Heimdall!

Beni duyduğunu gösteren bir tepki ver.
Zeigen Sie, dass Sie mich hören.

Bob Lee, beni duyduğunu biliyorum.
Bob Lee. Ich weiß, Sie hören mich.

Beni duyduğunu biliyorum, Atticus!
Atticus, ich weiß, dass du mich hörst!

Heimdall! Beni duyduğunu biliyorum!
Heimdall! Ich weiß, ihr hört mich!

Beni duyduğunu belli eden bir işaret yapmıyor.
Er gibt kein Zeichen, dass er mich hört.

En azından beni duyduğunu gösterebilirsin.
Sie könnten wenigstens bestätigen das sie mich gehört haben.

Beni duyduğunu biliyorum. Dick? Dickie?
Dickie. Dick. Ich weiß, dass du mich hörst.

Her neredeysen beni duyduğunu biliyorum Uğursuz Böcek.
Ich weiß, du hörst mich, Ladygöre, wo immer du auch bist.

Beni duyduğunu nereden anlayacağım? Laurie?
Laurie. Woher weiß ich, dass sie mich hören kann?

Raven, lütfen beni duyduğunu söyle, bir şeyler yanlış gitti.
Raven, sag mir bitte, dass du mich hören kannst. Etwas ist schief gelaufen.

Beni duyduğunu anlayabilmem için gözlerini aç.
Mach die Augen auf, damit ich weiß, dass du mich hörst.

Tanrıya dua ediyorum… ve beni duyduğunu farz ediyorum ama bu karşılıklı sohbet şeklinde olmuyor.
Ich bete zu Gott und möchte glauben, Er hört mich, aber es ist keine Unterhaltung.

Beni duyduğunu söyle bebeğim. Hayır, yapamam.
Nein, ich kann nicht. Sag mir, dass du mich hörst.