BLÖF YAPMIYOR ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

• blufft nicht
• kein Bluff

Blöf yapmıyor Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Blöf yapmıyorum.
Kein Bluff.

Trump blöf yapmıyor.
Trump blufft nicht.

Blöf yapmıyor.
Er blufft nicht.

Hayır, blöf yapmıyor.
Nein, er blufft nicht.

Blöf yapmıyor.
Sie blufft nicht.

Rusya blöf yapmıyor.
Griechenland blufft nicht.

Blöf yapmıyorum!
Ich bluffe nicht!

Kuzey Kore blöf yapmıyor.
Nordkorea blufft nur.

Blöf yapmıyor. Öldüreceğim onu.
Er blufft nicht.

Öldüreceğim onu.- Blöf yapmıyor.
Er blufft nicht.

Blöf yapmıyorum Charlie.
Ich bluffe nicht, Charlie.

Norris asla blöf yapmıyor.
Norris? Der blufft nie.

Blöf yapmıyor.- Aman tanrım!
Oh mein Gott, er blufft nicht!

Efendim, Dr bela blöf yapmıyor.
Sir, Dr. Evil blufft doch nicht.

Evet, blöf yapmıyor Şef.
Ja, er blufft nicht, Chief.

Rusya: Kuzey Kore blöf yapmıyor.
Russland: Drohungen Nordkoreas kein Bluff.

Teresa blöf yapmıyor Camila.
Teresa blufft nicht, Camila.

Elinde ikili var.- Blöf yapmıyor.
Er blufft nicht. Er hat die 2.

Tüm saygımla söylüyorum ki Kelle blöf yapmıyor.
Bei allem Respekt, Keller blufft nicht.

Rusya: Kuzey Kore blöf yapmıyor.
Russischer Verteidigungspolitiker: Drohungen Nordkoreas kein Bluff.

Helikopter mi çağırdınız? Blöf yapmıyor!
Du hast nach einem Helikopter gerufen? Er blufft nicht!

Bize Marigaya erişim hakkı veriyor bu da blöf yapmıyor demektir.
Und er räumt uns Zugriff ein, was bedeutet, dass er nicht blufft.

Bu mali anlaşmanın ta kendisi. Blöf yapmıyor.
Das ist die finanzielle Einigung. Sie blufft nicht.

Kesinlikle sistemimize girmiş. Blöf yapmıyor.
Er blufft nicht. Er ist in unserem System.

Endişeni anlıyorum ama kardeşin blöf yapmıyor.
Ich verstehe ja Ihre Sorge, aber Ihr Bruder blufft nicht.

Yani tehdit değerlendirmesi olarak… Sarin hakkında blöf yapmıyor olma ihtimali artıyor.
In Bezug auf die Bedrohungseinstufung… Es erhöht die Wahrscheinlichkeit, dass er mit dem Sarin nicht blufft.

Hâşâ Tanrı blöf yapmaz!
Der Erdowahn blufft nicht!

O adam blöf yapmaz.
Dieser Mann blufft nicht.

Bu akşam sana blöf yapmayı öğreteceğim!
Ich bringe dir bei, wie man blufft.

Çünkü blöf yaptığımı düşünüyorlar.
Weil sie denken ich bluffe.