Sabah uyanmak Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Sabah uyanmak herkes için zordur.
Morgens aufzuwachen ist für niemanden einfach.Büyük rahat bir yer sabah uyanmak için.
Große gemütlicher Ort zum Aufwachen am Morgen.Ya ertesi sabah uyanmak istersin, ya da istemezsin.
Du willst morgens aufwachen oder nicht.Bana bazen çok oluyor hayat, sabah uyanmak bile çok oluyor.
ALLES viel mir schwer, manchmal sogar das aufstehen am Morgen….Ya ertesi sabah uyanmak istersin, ya da istemezsin.
Entweder willst du morgens aufwachen oder nicht.Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
seni uyandırmak istemedim
uyanma vakti
uyandığı zaman
bir gün uyandımuyan tatlım
seni uyandırırımçocuklar uyanmadanuyanmak zorundasın
şüphe uyandırıcıuyandırma servisi
Daha
Zarflarla kullanım
Fiillerle kullanım
Harika barış ve sessiz ve kar beyaz halı sabah uyanmak, peri!
Wunderbare Ruhe und der Morgen aufwachen mit einem weißen Schneeteppich up, Fee!Sabah uyanmak çok zor geldi ama iş güç tabi.
Yine, evet, her sabah uyanmak çok fazla şey.
Wieder ja, es ist eine Menge Sachen, die jeden Morgen aufwachen müssen.Sabah uyanmak ve havuza atlamak için gerçekten güzeldi.
Es war schön, morgens aufzustehen und zum Pool zu schwimmen.Bizim yaşımızda her sabah uyanmak yeterince sürprizdir.
In unserem Alter ist es überraschend genug, morgens aufzustehen.".Sabah uyanmak ve havuza atlamak için gerçekten güzeldi.
Konaklama, çok sessiz, çok temiz evin arkasında ağaçlar ve kuşlar sabah uyanmak.
Unterkunft sehr sauber, sehr ruhig, Bäume hinter dem Haus und Vögel erwachen am Morgen.Çocukların çoğu sabah uyanmak istemiyor ve aç olmadıklarını söylüyorlar.
Viele Kinder wachen morgens auf und haben keinen Hunger.Sabah uyanmak ve 1 bardak su ya da sıcak su ve limon 1 su bardağı İçilir.
Morgens wach und trinken 1 Glas Wasser oder 1 Tasse warmes Wasser und Zitrone.Her genç kızın hayali- sabah uyanmak, yıkayın ve hemen bir güzellik.
Der Traum eines beliebigen Mädchens sich- den Morgen, aufzuwachen, und sofort die Schöne zu waschen.Sabah uyanmak gibi, etrafında yarım saat biraz kraker ve dinlenmek.
Wie Sie am Morgen aufwachen, haben einige Cracker und Rest für etwa eine halbe Stunde.En güzel an, ertesi sabah uyanmak ve şunun farkına varmaktı:“ bu hala gerçek. bu sahiden de oldu.”.
Das Beste war es, am nächsten Morgen aufzuwachen und zu realisieren: Das ist wirklich passiert.Sabah uyanmak, bahçe gezinmeye ve Egenin mavi sularına adım.
Aufwachen am Morgen, einen Spaziergang durch den Garten und Schritt in das blaue Wasser der Ägäis.I, belki umuduyla her sabah uyanmak Belki bugün onun sesini bir kez daha duymak ı gün olacak.
Jeden Morgen wache ich auf und hoffe, dass vielleicht, nur vielleicht heute mal der Tag ist, an dem Sabah uyanmak birçok kişi için belki de günün en zorlayıcı anıdır.
Das morgendliche Aufstehen ist für viele Menschen Her sabah uyanmak ve güzel gündoğumu izlemek için çok özel oldu.
Es war etwas ganz Besonderes, jeden Morgen aufzuwachen und schöne Sonnenaufgänge beobachten.Sabah uyandığımda her şeyi unutmuştum!
Als ich morgens aufwachte, war es weg!Her sabah uyandığımda aklımdaki tek şey sensin.
Du bist das Einzige, woran Ama her sabah uyandığımda içimde derin bir boşluk oluyor.
Aber jeden Morgen wache ich auf, und da ist dieses Loch, dieses… Gefühl.Sabah uyandığımda adam da, araba da gitmişti.
Als ich morgens aufwachte, war der Kerl weg und der Wagen weg.Ertesi sabah uyandım, yatarken onu seyrettim.
Am nächsten Morgen wachte ich auf und sah ihn an.O sabah uyandığımda her zamanki gibiydi. Tuhaf.
Es ist seltsam. Ich wachte auf wie an jedem anderen Morgen.Her sabah uyandığımda ve her gece uyumadan önce onu görmek istiyorum.
Und jeden Abend, bevor ich ins Bett gehe. Ich will ihn jeden Morgen beim Aufwachen sehen.Süpermen, sabah uyandığında, Süpermendir.
Hapishanede her sabah uyandığımda… bunun gerçekten ne anlama geldiğini düşünürdüm.
Jeden Morgen beim Aufwachen was das wirklich bedeutet.
