Soru sordum Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Bir soru sordum.
Tamam sana bir soru sordum.
Okay, ich habe dich was gefragt.Bir soru sordum.
Ich hab Sie was gefragt.Çünkü çok fazla soru sordum.
Bir soru sordum.
Ich habe Sie was gefragt.Combinations with other parts of speech
Dinle, sana bir soru sordum.
Hör mal ich hab dich was gefragt.Bir soru sordum.
Satın alırken özellikle 2 soru sordum.
Nach dem Kauf beschäftigten uns nur zwei Fragen.Sana bir soru sordum.
Ich hab was gefragt.Bir soru sordum, Margot nerede?
Ich hab was gefragt. Wo ist Margot?Ve ben size soru sordum?
Und mich fragen Sie?Bir soru sordum, Adriana.
Ich hab dich was gefragt, Adriana.Sadece iki soru sordum.
Das waren zwei Fragen.Bir soru sordum Leofric.
Ich habe dich was gefragt, Leofric.Çok fazla soru sordum.
Soru sordum. Üniversitede misin?
Sana soru sordum.
Ich hab dich was gefragt.Şimdi bu haberi gördükten sonra kendime iki soru sordum.
Als ich das heute entdeckte, stellten sich mir zwei Fragen.Bir soru sordum.
Ich hatte Sie was gefragt.Sadece bir soru sordum.
Ich hab nur was gefragt.Çok soru sordum kahvaltıda!
Kommen viele Fragen auf den Frühstückstisch!Sadece bir soru sordum.
Ich hab dich was gefragt.Sana soru sordum. Komuta kimde?
Sadece bir soru sordum.
Ich habe sie was gefragt.Çok soru sordum kusura bakmayın yanlış birşey yapmak istemiyorum.
Sorry, viele Fragen, möchte aber nichts falsch machen….Sana bir soru sordum.
Darf ich mal was fragen?Çok, çok soru sordum( gerçekten çok fazla) ve herkese cevap vermekten mutlu oldu.
Ich habe viele, viele Fragen gestellt(wirklich so viele)… und er hat gerne alle beantwortet.Sana bir soru sordum.
Ich hab dich was gefragt.Birkaç soru sordum.- Notere. Hardenbrooka.
Ich hatte Fragen an Hardenbrook.Sana bir soru sordum.
Ally…- Ich hab was gefragt.
