UYANDIRDIK ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

Uyandırdık Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Için onları uyandırdık.
Und wir erweckten sie.
Uyandırdık, kusura bakma.
Entschuldige, dass wir dich wecken.
Mükemmel, Emmayı uyandırdık.
Jetzt ist Emma wach.
Uyandırdık, kusura bakmayın.- Kim bu?
Tut mir leid, dass wir dich wecken.
Galiba onları uyandırdık.
Wir haben sie aufgeweckt.
Sonra uyandırdık sizi, ölümünüzün peşinden; ta ki siz şükredesiniz.
Dann erweckten Wir euch nach eurem Tod, auf daß ihr dankbar würdet.
Özür dileriz, seni uyandırdık.
Wir wollten dich nicht wecken.
Hayır, onu biz uyandırdık, biz durduracağız.
Nein. Wir erweckten ihn, und wir werden ihn stoppen.
Daha sonra da onları uyandırdık.
(12) Hierauf weckten wir sie.
Yine böylece onları uyandırdık ki, birbirlerine sorsunlar.
Und so erweckten wir sie, damit sie einander fragten.
Onu gerçek bir kâbusa uyandırdık.
Er ist aufgewacht und in einem Albtraum gelandet.
Böylece onları uyandırdık ki birbirlerine sorsunlar.
Und so erweckten Wir sie, damit sie einander befragen konnten.
Bunun önemi olmadığı için uyandırdık.
Wir haben Sie geweckt, weil es keine Rolle spielt.
Böylece onları uyandırdık ki birbirlerine sorsunlar.
Und so erweckten Wir sie, damit sie sich untereinander fragten.
Burada yaşayan her neyse uyandırdık.
Was immer hier gelebt hat, wir haben es geweckt.
Böylece onları uyandırdık ki birbirlerine sorsunlar.
Und solcherart erweckten WIR sie, damit sie sich gegenseitig fragen.
Hemen annemin odasına giderek, onu da uyandırdık.
Ich rannte sofort ins Schlafzimmer meiner Mutter und weckte sie.
Sonra uyandırdık sizi, ölümünüzün peşinden; ta ki siz şükredesiniz.
Dann richteten Wir euch auf nach eurem Tode, daß ihr möchtet dankbar sein.
Biz onları çalmadık,[ br] sadece onları uyandırdık.
Wir stahlen sie nicht. Wir belebten sie nur wieder.
Sonra da iki taraftan hangisi, onların ne kadar yatıp kaldıklarını hesab edip ayırt edecek, bilelim diye tekrar onları uyandırdık.
Hierauf erweckten Wir sie auf, um zu wissen, welche der beiden Gruppierungen am richtigsten die Dauer ihres Verweilens erfaßt hat.
KEHF-19: Ve böylece aralarında sorsunlar diye onları dirilttik( uyandırdık).
(Während sie nun) auf diese Weise(schliefen) weckten wir sie auf, damit sie sich untereinander fragen würden.
Sonra iki gruptan hangisinin kaldıkları süreyi daha iyi hesap ettiğini belirtmek için onları uyandırdık.
Dann erweckten WIR sie, damit WIR kenntlich machen, welche der beiden Gruppierungen die von ihnen verweilte Zeit genauer errechnete.
Sonra da iki taraftan hangisi, onların ne kadar yatıp kaldıklarını hesab edip ayırt edecek, bilelim diye tekrar onları uyandırdık.
Dann erweckten Wir sie, damit Wir erführen, welche von den beiden Scharen die Zeit ihres Verweilens am besten berechnet habe.
Bu uyandığımda neden benzin koktuğumu açıklamış oldu.
Das erklärt warum ich nach Benzin roch, als ich aufwachte.
Uyanma vakti.
Bizim, verilere uyan modern bir kavram oluşturmamız gerekli.
Wir brauchen ein modernes Konzept, das den Daten entspricht.
Kimse uyanmadan sabah kaçabilirsen 5 puan bonus.
Du verschwindest am Morgen, bevor jemand aufwacht, 5 Punkte Bonus.
Onları uyandırmaya gerek yok.
Wir müssen sie nicht wecken.
Sonyayı uyandırmaya çalış.
Versuch Sonya aufzuwecken.
Bu profile uyan birini buldum.
Ich suchte jemanden, auf den das Profil passt.
Sonuçlar: 30, Zaman: 0.0324

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca