VARDIĞINIZDA ne Demek Almanca - Almanca Çeviri S

Fiil
ankommen
varmak
ulaşmak
gelmek
gelecek
gelirseniz
oraya
gitmek
burada
bei ihrer Ankunft
wenn
eğer
olur
zaman
ya
varsa
keşke
gelirse
herhangi
gelince
giderse
hat
var
sahip
almak
hiç
zaten
şey
yapmak
olmalı
elimizde
buldun
angekommen
varmak
ulaşmak
gelmek
gelecek
gelirseniz
oraya
gitmek
burada
ankommt
varmak
ulaşmak
gelmek
gelecek
gelirseniz
oraya
gitmek
burada
ankommst
varmak
ulaşmak
gelmek
gelecek
gelirseniz
oraya
gitmek
burada
geben
vermek
verir
var
verebilir
veriyor
vereceğim
vardır
vereyim
verin
verebilir misin

Vardığınızda Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Vardığınızda sorun büyümüş olabilir.
Es könnte noch mehr Ärger geben.
Altında bir geçit olacak. Duvara vardığınızda.
Wenn ihr an der Mauer ankommt, seht ihr unten eine Tür.
Eve vardığınızda bana haber verin.
Lass mich wissen, sobald du beim Haus ankommst.
Altında bir geçit olacak. Duvara vardığınızda.
Seht ihr unten eine Tür. Wenn ihr an der Mauer ankommt.
Oraya vardığınızda Robert size ne söyledi?
Was sagte Robert, als Sie dort ankamen?
Başlangıç olarak, Malezyaya vardığınızda taksiye binmeyin.
Zunächst einmal, wenn Sie in Malaysia ankommen, nehmen Sie kein Taxi.
Oraya vardığınızda güvendesiniz demektir.
Dort angekommen, wären sie in Sicherheit.
Bir anlam çıkarmak tam anlamıyla imkânsızdı.Auschwitze vardığınızda.
Praktisch unmöglich, einen Sinn zu ergeben.Als Sie in Auschwitz ankamen, war es.
Havaalanına vardığınızda, sorumlu Cooper olacak.
Am Flughafen hat Cooper das Sagen.
Vardığınızda ailenin bir parçası olursunuz.
Bei ihrer Ankunft werden sie Teil einer Familie.
Batı Hint Adalarına vardığınızda bol bol taze meyve yedirin.
Lasst sie viel frische Früchte essen. Wenn Ihr auf den Inseln ankommt.
Vardığınızda, makineleri çalıştırmak için ne yaptınız?
Was haben Sie gemacht, um die Maschinen anzuschalten?
Kanadadan bir Göçmenlik Memuru, vardığınızda size birkaç kısa soru soracaktır.
In Kanada angekommen, werden euch die kanadischen Beamten einige Fragen stellen.
Eve vardığınızda bana fotoğraf göndermeyi unutmayın.
Schickt mir Fotos, wenn ihr gut zu Hause ankommt.
Görüşmeyi bir hafta öncesinden ve Meksikaya vardığınızda tekrar teyit etmeniz gerekir.
Sie müssen es eine Woche im Voraus bestätigen und noch einmal bei Ihrer Ankunft in Mexiko.
Duvara vardığınızda… altında bir geçit olacak.
Seht ihr unten eine Tür. Wenn ihr an der Mauer ankommt.
Ancak yayla evleri ve otellerine vardığınızda kendinizi bulutların üzerinde hissedeceksiniz.
Wenn Sie jedoch in den Hochlandhäusern und Hotels ankommen, werden Sie sich auf den Wolken fühlen.
Vardığınızda takım çıkarma noktasında değilse ya onları bırakacak yada hepimizi riske atacaksınız.
Wenn das Team nicht rechtzeitig beim Treffpunkt erscheint, werdet Ihr sie zurücklassen müssen oder uns alle in Gefahr bringen.
U1 ile merkez tren istasyonuna vardığınızda, kendinizi eksi ikinci katta( kat -2) bulacaksınız.
Wenn Sie mit der U1 am Hauptbahnhof ankommen, befinden Sie sich im zweiten Untergeschoss[Ebene -2].
Kanadaya vardığınızda aşağıdaki belgeleri hazırlamaya hazır olun.
Seien Sie bereit, bei Ihrer Ankunft in Kanada die folgenden Dokumente vorzulegen.
Laboratuvara vardığınızda, sizi iki adam karşılar.
Angekommen im Labor triffst du zwei Männer.
Leche vardığınızda, ilk çıkış için biletleriniz vadi istasyonunda sizi bekliyor olacaktır.
Bei Ihrer Ankunft in Lech liegen für Sie Tickets für die erste Auffahrt an der Talstation bereit.
Evet. Nihayet vardığınızda sizi bekliyor olacağım.
Ja, ich werde bereits warten, wenn du irgendwann eintrudelst.
Tiyatroya vardığınızda, biletinizi kaybettiğinizi fark ettiniz.
Am Opernhaus angekommen merken Sie, dass Sie die Karte verloren haben.
Yeni bir ülkeye vardığınızda, dili bilmemek her şeyi zorlaştırır.
Wenn Sie in einem neuen Land ankommen, nicht zu wissen, die Sprache macht alles schwierig.
Siz oraya vardığınızda, arama izni imzalanmış ve verilmiş olur.
Der Durchsuchungsbefehl sollte gesiegelt und zugestellt sein, bis Sie dort ankommen.
Güzel bir çiçeğin farkına vardığınızda, çiçeğin güzelliğini tanıyan, sizin içinizdeki güzelliktir.
Wenn Sie eine schöne Blume bemerken, ist es die Schönheit in dir, die die Schönheit der Blume erkennt.
Hedefe vardığınızda, bir ödül alacaksınız, böylece bir sonraki yolcuyu alacaksınız.
Wenn Sie am Ziel ankommen, erhalten Sie eine Belohnung, also nehmen Sie den nächsten Passagier.
Örneğin havalimanına vardığınızda uçuşunuzun uçuş kartları iPhone ekranında görünür.
Wenn du beispielsweise am Flughafen ankommst, werden auf dem iPhone-Display die Bordkarten für deinen Flug angezeigt.
Okula vardığınızda seviyenizi değerlendirmek için bir Yerleştirme Testi yapacaksınız.
Wenn Sie in der Schule ankommen, werden Sie einen Einstufungstest machen, um Ihr Niveau zu beurteilen.
Sonuçlar: 69, Zaman: 0.0561

Farklı Dillerde Vardığınızda

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca