Asansör boşluğuna Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Asansör boşluğuna düştüm.
Bu taraftan, asansör boşluğuna.
Asansör boşluğuna düştü.
Kol düğmemi asansör boşluğuna düşürdüm.
Asansör boşluğuna mı düşüyorum?
Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
Ama sonra seni asansör boşluğuna düşürdüler.
Asansör boşluğuna dün düşmüş olmalı.
Kawai Kenji-kun kaza sonucu asansör boşluğuna düşmüş.
Şu an asansör boşluğuna giriyorum.
Aynısını Rorschache yaptı… Rorschach de onu asansör boşluğuna attı.
Asansör boşluğuna düşüp öldü!
Hayır, hepsini toplayıp asansör boşluğuna atacaksın.
Mark asansör boşluğuna düştü.
Bana işkence yapabilmek için asansör boşluğuna mı tırmandın?
Asansör boşluğuna girmesine yardım edin.
Bundan saatler sonra da Sid asansör boşluğuna atıldı.
Asansör boşluğuna tırmanmayı düşündüm ama içerisi gaz dolu.
VERDİ CADDESİNDE TALİHSİZ KAZA Üçüncü kattan asansör boşluğuna düştü.
Gerganı asansör boşluğuna ben atmadım.
Bir hasta nasıl olur da hastanenin asansör boşluğuna atlayabilir?
Kamyonu tam asansör boşluğuna boşaltabilecek misin?
Woodford, New Yorkta mı? Ya plânım işe yarar, ya da asansör boşluğuna düşerim.
Bir gece eve geç gelmişti ve asansör boşluğuna düşmüştü. Birkaç kurşunun üzerine.
Bunu asansör boşluğuna atacağım. Benim canım Buzum da dâhil hepiniz yanıp kül olacaksınız.
Babamı tekerlekli sandalyesi ile birlikte asansör boşluğuna attım.
Bilirsin, buraya çok yağmur yağıyor ve bunun asansör boşluğuna akmasını engelleyemiyorsun.
Maruananı, asansör makine odasında bulduk. Ayrıca orası,Pattynin cesedinin, asansör boşluğuna atıldığı yer.
Sana da biraz tuhaf gelmiyor mu? Jeffrey Lipton,Renee Dorsetti öldürüyor sonra da kız asansör boşluğuna düşüyor. Ve tüm sabah boyunca adam adım atıncaya dek asansör gayet güzel işliyor.
Kendi kravatı ile boğulmuş ve''S.N.T.'' stüdyosundaki asansörün 7. katındaki asansör boşluğuna atılmış.
Goergenın iyi birisi olmadığını biliyorsun John, ama bu onu asansör boşluğuna atmanı affettirmiyor.