Merdiven boşluğunda Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Merdiven boşluğunda değiller.
Bütün gün merdiven boşluğunda saklanıyordum.
Merdiven boşluğunda da yok.
Zoeyin kocası… Merdiven boşluğunda vurulmuş.
Merdiven boşluğunda beklerim.
Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
Cesedi bir otelin merdiven boşluğunda bulundu.
Merdiven boşluğunda saklanıyormuş.
Güneş odasından kaçanlardan birisi. Merdiven boşluğunda saklanıyormuş.
Onları merdiven boşluğunda buldum.
Bir kaç önce apartmanımızın merdiven boşluğunda soyuldu.
Bunu merdiven boşluğunda buldum.
Malmödeki postacıysa şurada, failin merdiven boşluğunda öldürülmüş.
Merdiven boşluğunda yapalım mı?
Çok istiyorsan git merdiven boşluğunda doktorların yanında iç.
Merdiven boşluğunda ölü bulundu.
İşe her sabah bir saat geç gidip merdiven boşluğunda ağlamak için izin alıyordum.
Merdiven boşluğunda, ikinci kat.
Annie, Kongre Otelindeki bir hademe bağlantının cesedini merdiven boşluğunda buldu.
Efendim merdiven boşluğunda silah sesi duydum.
Merdiven boşluğundaki ve depodaki kameraları kapattım.
Gece boyunca merdiven boşluğunda rehin tutulmuştu.
Merdiven boşluğunda nefesimi tutmaktan, biraz sersemlemiş durumdayım.
Bir İngiliz olan kedimiz, merdiven boşluğunda yürüdükten sonra kelimenin tam anlamıyla pire döndü, dışarı çıkmıyor.
Joe Jr. merdiven boşluğunda barbekü yaparken çıkan yangına hala kızgınlar.
Bir keresinde, seni merdiven boşluğunda bir saat boyunca saklanır ve burayı izler vaziyette gördüm.
Torunu, merdiven boşluğunda soyulmuş ama 15. birimden gelen memurlar şikayetini aldıklarında olayı, taciz olarak sınıflandırmışlar.
Merdiven boşluğuna ona verdiğin pakette silah mı vardı?
Merdiven boşlukları?
Merdiven boşluğu kamerasına geç.
Merdiven boşluklarında kamera yok.