Böcek Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Dev böcek!
Böcek yokmuş.
Cebine böcek koydum.
Böcek yuttum.
Üzerlerinde böcek gibi birşey gördüm.
Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
küçük böceklerbir hamam böceğitüm böceklerbazı böceklerdiğer böceklerbütün böceklerbüyük böcekleryetişkin böceklerinölü böceklerbir böcek ilacı
Daha
Fiillerle kullanım
Böcek zehirleri.
Bordenın ofisine böcek koymak yanlış olabilir.
Böcek, seni özledik.
Şurada bir karınca, orada bir kara böcek.
Ben böcek değilim.
Aman Tanrım, bir keresinde, bu kadar büyük böcek görmüştüm!
Evde böcek var mı?''.
O zamanlar bir ben vardım, bir de Survivorda böcek yiyenler vardı.
Böcek. Milyon kere söyledim.
Kaçak mal, istilacı böcek, hatta zehir olabilir.
Böcek için mi? Yoksa bulduğumuz için mi?
Ya çiftlikte bulduğumuz böcek Astrabacus değil de bambaşka bir böcekse?
Böcek bu asidi muhtemelen karıncalardan aldı.
Daha fazla bilgi için, Böcek, Ben NERC web sitesini ziyaret etmek çağırıyorum.
Böcek nişan alıyor ve firavun faresinin gözüne ve ağzına doğru formik asit püskürtüyor.
Köpeğe böcek taktıklarını sanmıyorum!
Başka böcek yok ve zulüm enstitü pahasına yapıldı.
Çok fazla böcek var, cesedi göremiyorum.
Bu yüzden böcek, bebeklerini geri almak için onu izlemek zorunda kaldı.
Bir kaç böcek öldürmeye çalışıyorum, efendim!
Bugün böcek zehirlemek için en iyisi.
Geçen yaz böcek aldık, muhtemelen komşulardan geldi.
Binlerce böcek ve karınca çıkıp ellerimi, kollarımı sardı.
Orada hiç böcek olmadığını düşünüyorum ama burada milyarlarca var.
Bu küçük altın böcek de sürünerek, gübre yığını bataklık topraklarına dönecek.