Bekâr Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Yaşında, bekâr.
Bekâr bir adamdı.
Kızı ise hâlâ bekâr.''.
Bekâr, çocuğu yok.
Senin buradaki ilk bekâr anne olduğun söylenemez.
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
Bekâr mısın evli mi?
Çok çıkmış olsaydım da hâlâ bekâr olacaktım.
Bekâr, çocukları yok.
Yani, güzel ve bekâr ve Ted ile arkadaslar.
Bekâr olduğunu söylemişti.
Bu senin abin Kishan. Ve o kesinlikle bekâr değil!
Bekâr olmaktan bıktım artık.
Çavuş Ray Nixon için arama emrini bekliyoruz.43 yaşında, bekâr.
Bekâr gözü kör gözü”.
Güneyin kralıdır. Bütün bekâr müşterilerimiz düğünleri için bu kadını ister.
Bekâr anne. İki de çocuğu var.
Senin annen benim anneme yeniden bekâr olmanın nasıl bir şey olduğunu gösterecekti.
Bekâr anne, iki iş, üç çocuk.
Bağlanma sorunu olmadığını kanıtlamış ve bekâr oluşunda kabahati bulunmayan bir erkek.
Genç ve bekâr bir anneyle çocuğunu kurtardım.
Bekâr olup olmadığımı tüm garsonlara sormuş.
Artık bekâr bir doktorsun.
Bekâr erkeğin kaygılarını temsil eden bir kedi.
New Yorkta bekâr olmak gibisi yoktur ama eğer.
Bekâr olmanın ne kadar güzel olduğuna odaklan! Çıtır peşinden koşmak!
Bu şehirde bekâr bir baba olmak hakkında hiç fikriniz var mı?
Bekâr anne, ergen bir oğlu var, askerliğini ordu sorgulayıcısı olarak bitirmiş.
Nate artık bekâr değilsin. Bu şekilde para harcamaya devam edemezsin.
Artık bekâr olduğuma göre sence Denge gibi birisi benimle çıkar mıydı?
Dosyasına bekâr olduğunu yazmışsın ama nikâh yüzüğünü hâlâ taktığını fark ettim.