BENCE ne Demek Yunan - Yunan Çeviri S

Fiil
Zarf
νομίζω
sanırım
bence
düşünüyorum
galiba
sanırım bu
sanırım ben
herhâlde
zannetmiyorum
sanirim
πιστεύω
inanıyorum
bence
düşünüyorum
sanırım
i̇nanıyorum
ben inanıyorum
olduğuna inanıyorum
sanırım bu
inanırım
inancım
πρέπει
gerekiyor
gerek
lazım
olmalı
mutlaka
bence
hemen
herhâlde
zorunda
μάλλον
sanırım
muhtemelen
galiba
belki
bence
anlaşılan
daha
daha doğrusu
herhalde
büyük ihtimalle
θεωρώ πως
bence
düşünüyorum
olduğunu düşünüyorum
νομιζω οτι
sanırım
bence
είναι
çok
ben bir
sadece
işte
artık
aslında
tam
gerçekten
oldukça
ise
νόμιζα
sanırım
bence
düşünüyorum
galiba
sanırım bu
sanırım ben
herhâlde
zannetmiyorum
sanirim
έπρεπε
gerekiyor
gerek
lazım
olmalı
mutlaka
bence
hemen
herhâlde
zorunda
ήταν
çok
ben bir
sadece
işte
artık
aslında
tam
gerçekten
oldukça
ise
νομίζεις
sanırım
bence
düşünüyorum
galiba
sanırım bu
sanırım ben
herhâlde
zannetmiyorum
sanirim
νομίζουμε
sanırım
bence
düşünüyorum
galiba
sanırım bu
sanırım ben
herhâlde
zannetmiyorum
sanirim
πίστευα
inanıyorum
bence
düşünüyorum
sanırım
i̇nanıyorum
ben inanıyorum
olduğuna inanıyorum
sanırım bu
inanırım
inancım
είσαι
çok
ben bir
sadece
işte
artık
aslında
tam
gerçekten
oldukça
ise
πιστεύουμε
inanıyorum
bence
düşünüyorum
sanırım
i̇nanıyorum
ben inanıyorum
olduğuna inanıyorum
sanırım bu
inanırım
inancım
είμαι
çok
ben bir
sadece
işte
artık
aslında
tam
gerçekten
oldukça
ise
πιστεύεις
inanıyorum
bence
düşünüyorum
sanırım
i̇nanıyorum
ben inanıyorum
olduğuna inanıyorum
sanırım bu
inanırım
inancım
επρεπε
gerekiyor
gerek
lazım
olmalı
mutlaka
bence
hemen
herhâlde
zorunda

Bence Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Bence başta Apple.
Στην αρχή ήταν η Apple.
Biliyorum, ama bence Whitney de bunu bilmeli.
Το ξέρω, αλλά πρέπει να το ξέρει κι ο Γουίτνι αυτό.
Bence yeterince gördünüz.
Νομιζω οτι ειδες αρκετα.
Dün geceden sonra bence bu seni 10da 11 yapar!
Μετά τη χθεσινή νύχτα, μάλλον είσαι στο 11 στα 10!
Bence iyi bir başkan olacak.
Νομιζω οτι θα γινει καλος Προεδρος.
Bunu görmek ister misin bilmiyorum ama bence görmelisin.
Δεν ξέρω αν θέλεις να το δεις αυτό, αλλά μάλλον θα έπρεπε.
Bence siz çok abartıyorsunuz.
Νομιζω οτι γινομναστε υπερβολικοι.
Hücrende acayip bir oda arkadaşıyla oturmaktan iyidir bence.
Μάλλον καλύτερο από το να κάθεσαι στο κελί σου με κάποιο παράξενο συγκάτοικο.
Bence bu T-H-I-E-F olmalı.
Μάλλον θα'πρεπε να είναι Κ-Λ-Ε-Φ-Τ-Η-Σ."Κλέφτης".
Bizim bir yere gittiğimiz yok. Ne yapmak istiyorsan onu yapmalısın bence.
Εμείς δεν πάμε πουθενά, κι εσύ πρέπει να κάνεις αυτό που θέλεις.
Bence burda olup sizinle ilgilenmeli.
Έπρεπε να είναι εδώ να φροντίζει εσάς.
Pekala, ama bence bu hala savaşmak için iyi bir yol değil.
Εντάξει, αλλά θεωρώ πως δεν είναι τρόπος αυτός να κάνεις πόλεμο.
Bence yukarı çıkıp herkese olanları anlatmalıyız.
Πρέπει να πάμε πάνω να τα πούμε σε όλους τι συνέβη.
Tamam, ama bence Keck böcek ilacından kaynaklandığını ispatlayacaktı.
Εντάξει, αλλά νόμιζα ότι ο Κεκ θα αποδείκνυε ότι φταίνε τα φυτοφάρμακα.
Bence konuşurken ağzını biraz daha açmalısın.
Πρέπει να ανοίγεις το στόμα σου λίγο πιο πολύ όταν μιλάς.
Olabilir. Ama bence aynı zamanda Ava Montrose cinayetiyle ilgililer.
Θα μπορούσαν, αλλά επίσης θεωρώ πως σχε- τίζονται με τον φόνο της Έιβα Μόντροουζ.
Bence bunu yapmamız önemliydi çünkü bu rahatsız edici.
Είναι σημαντικό που το κάναμε έτσι… γιατί δε νιώθεις άνετα.
Bence sen yapmalısın Jacob. Hiç yapmadığına göre.
Πρέπει να το κάνεις εσύ, Τζέικομπ, αφού δεν το έχεις κάνει ποτέ.
Bence diğer çocuklar Shay ve Jareddan özür dilemeli.
Τα άλλα παιδιά πρέπει να ζητήσουν συγγνώμη από το Σέι και τον Τζάρεντ.
Bence pek keyifliydi, umarım siz de sonuna kadar okursunuz.
Είναι πολλά, ελπίζω να αντέξεις να τα διαβάσεις μέχρι το τέλος.
Bence bu komik bir söyleşi olurdu ama ağlamayı beklemiyordum.
Νόμιζα ότι η συνέντευξη θα ήταν αστεία, δεν περίμενα να κλάψω.
Bence tarzınız her zaman sizin bir parçanız olarak kalacak.
Θεωρώ πως ο τρόπος οδήγησης θα είναι πάντα κομμάτι του εαυτού σου.
Bence bu durumda, geri kalan zamanımı akıllıca kullanıyorum.
Σ' αυτή την περίπτωση, θεωρώ πως χρησιμοποιώ ότι απέμεινε συνετά.
Bence zamanla birlikte sportif maceralar da değişiyor.
Θεωρώ πως οι καιροί αλλάζουν, όπως αλλάζουν και τα περιπετειώδη αθλήματα.
Bence onun yaratıklarını kendi eğlencemiz için çağırmak saygısızlık.
Είναι ασέβεια να καλούμε τα πλάσματά του για τη διασκέδασή μας.
Bence orada uzun süredir yaşıyorduk çünkü duvarda resimler vardı.
Ζούσαμε πολύ καιρό μάλλον, εκεί. Υπήρχαν φωτογραφίες στους τοίχους.
Bence bir ülkede herkes bilgisayar programlamayı öğrenmeli.
Όλοι σ' αυτή τη χώρα πρέπει να μάθουν πως να προγραμματίζουν έναν υπολογιστή.
Bence Mary onu gördüğü için korktu ve arkadaşına Fogu öldürttü.
Μάλλον φοβόταν ότι η Μέρι είδε αυτόν και τον φίλο του να σκοτώνουν τον Αντάρα.
Bence anneni arayıp akşam yemeğine geç kalacağını söylemen çok hoştu.
Είναι αξιολάτρευτο που τηλεφωνείς στη μανούλα να της πεις ότι θα αργήσεις να πας για φαγητό.
Bence evde sağlık etrafında gelişecek yeni bir sistem yaratma zamanı.
Είναι ώρα να δημιουργήσουμε ένα νέο σύστημα που να περιστρέφεται γύρω από την κατ' οίκον περίθαλψη.
Sonuçlar: 24872, Zaman: 0.0482

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Yunan