Bir bahane bul Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Bir bahane bul.
Yeter ki bir bahane bul.
Bir bahane bul.
Her zaman bir bahane buldun.
Bir bahane bul.
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
beni buldubulmak zorundayız
bir şey buldukseni buldumnerden buldunbir yolunu buldumbir iş buldumbir çözüm bulmakbirşey buldumcesedini bulduk
Daha
Daha iyi bir bahane bul.
Bir bahane bulması lazımdı ya.
Şimdi iyi bir bahane buldum.
Bir bahane bul uğra gönlüme….
Çok iyi bir bahane buldun.
Bir bahane bulması gerekiyordu.
Güzel bir bahane buldular.
Ama gelmemek için hep bir bahane buldum.
Güzel bir bahane buldular.
Yurttan çıkmak için bir bahane bul.
Bir bahane bulmak kolaydı.
Pekala, Zoe, onun yanından ayrılmak için bir bahane bul.
Bir bahane bul, tamam mı, dostum?
Adamın ofisine girmek için bir bahane bulmam gerek.
Bir bahane bul, ne olduğu önemli değil.
Defalarca reddetti, her şeyde bir bahane buldu.
Geri geldiğinde bir bahane bul ve bizi yalnız bırak. Olur mu?
Seninle konuşuyorken bana dokunmak için bir bahane bul.
Sadece bir bahane bul, oradan çık ve St. Francis hastanesine gel. Mümkün olduğunca hızlı. Tamam mı?
Perşembe günü, öğlen 1 civarı dışarı çıkmak için bir bahane bul.
Onu iki haftada bir dövebilmek için iyi bir bahane bul böylece unutmaz.
Vicdanını rahatlatmak için bir bahane bulmaya çalışıyorsun, böylece eve gidip Hannahyla seks yapabileceksin, değil mi?
Tek yapmamız gereken bir saattir kaçak olmana bir bahane bulmak.
Şu anda bir bahane bulmak… için uğraşan iki fedakar insana… samimi, kalpten gelen, hiç bir… beklentisi olmayan bir Noel teklifi.