Bir evsiz Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Bir evsiz olmalı.
Ölü bir evsiz.
Bir evsiz falan değildi ama.
O, artık bir evsiz.
Ve bir evsiz olmuş.
Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
yeni bir evher evdeaynı evdebüyük bir evyeni evküçük bir evözel bir evdebütün evieski bir evartık eve
Daha
Fiillerle kullanım
eve gitmek
eve dönmek
eve gitmek istiyorum
eve geldim
onun evineeve götürmek
evde kalmak
ev sahipliği yaptı
eve gir
evine hoşgeldin
Daha
Isimlerle kullanım
ev sahibi
ev yapımı
benim evimdeeve gidelim
ev arkadaşım
senin evindebizim evdeev aletleri
evi terk
evde tedavi
Daha
Fakat olivia bu adam zavallı bir evsiz.
Artık bir evsiz değildim.
Arka sokakta mastürbasyon yapan bir evsiz var.
Bir evsiz cinayeti daha olmuş.
Bu bina bir evsiz barınağı.
Bir evsiz bacağımı tıraş ediyordu.
Üzerindekiler bir evsiz için fazla güzel ve iyi.
Bir evsiz için, epey yakışıklısın.
O zaman, manyak bir evsiz olduğunu bilmiyordum.
Bu ara bir sokakta saldırıya uğramış bir evsiz sadece.
Zorba bir evsiz korkutuyor ve ceza.
Biz büyürken, kasabada bir evsiz adam vardı.
Oraya modern bir evsiz barınağı inşa etmek için gittim.
Biraz vahşi ama, aslında zavallı bir evsiz.
Kahvecideki bir evsiz az kalsın sevgilimi yürütüyordu.''.
Kaybolduktan üç gün sonra bir evsiz onu çöpte bulmuş.
Sonra Rudy Hightower geliyor. Irak gazisi 32 yaşında bir evsiz.
O pantolonunda gerçek sidik lekeleri olan bir evsiz adammış.
Sadece Amerikalı bir evsiz çocuk bedava krep hakkında şikayette bulunur.
Aynı zamanda kokulu bir evsiz kazadan önce çığlıklar duymuş. Uyumuyormuş yani kesinlikle.
Ve beş yıl kiliseme gidebilirim ve asla hiç bir evsiz insan göremem.
Jenny Radler şartlı tahliyesi devam eden uyuşturucu bağımlısı bir evsiz.
Ki onu da bize artık pelerine ihtiyacı olmayan bir evsiz hediye etti.