Bir uşak Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
O bir uşak.
Yaşlı bir uşak.
Bu bir uşak rolü.
Bu adam sadece bir uşak.
İyi bir uşak olacak.
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
Bir uşak olarak oynayacağız.
Ama sen bir uşak değilsin.
Bu kişi sadece bir uşak.
Bir uşak ismin bile var zaten.
Adam başka bir uşak gönderdi.
Bir uşak 1.85ten uzun olmamalıdır.
Ama artık bir uşak değil, değil mi?
Heathcliff kaçak bir uşak.
Doğduğumda bir uşak yoktu, biliyorsun.
Saf ipek, ve o sadece bir uşak.
Yedek bir uşak bulamaz mıyız?
Bunun yerine Grantham Kontu için bir uşak olarak çalıştınız.
Gerçek bir uşak olmadığını düşündün mü hiç?
Seni bu bodrum katına kilitlemişler. Tıpkı bir uşak gibi değil mi?
Kâr payı ödeyen bir uşak olduğumu unutup duruyorum.
Bir uşak olduğunu anladıklarında suratlarındaki ifadeyi görmek istiyorum.
Benim babam bir uşak robottu!
Bir uşak için fazlasıyla akıllıydın fazlasıyla rahat, bilge ve kendine hakim.
Bu çirkin adam büyük ihtimalle bir uşak, ön kapıya geldi.
Basın sadece bir uşak olduğunu öğrenince çok sevinecek.
Bacon“ Para iyi bir uşak ama kötü bir efendidir” demektedir.
Bacon“ Para iyi bir uşak ama kötü bir efendidir” demektedir.
Neden yedek bir uşak arama zahmetine girdik anlayamıyorum.
Çalmanın kendisini bir uşak gibi hissettirdiğini ve hiçbir efendiye hizmet etmediğini söylüyor.