Doğduğumuz Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Doğduğumuz dünya işte bu.
Meyre bizim doğduğumuz köy.
Doğduğumuz şehirle gurur duyuyoruz.
Bunlar, yapmak için doğduğumuz şeyler.
Doğduğumuz yerde özgürlük istiyoruz.
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
burada doğdumsen doğmadandoğduğun gün
doğduğu zaman
güneş doğduğundaben doğdumdoğmamış çocuğunu
doğduğu andan
orada doğdumdoğduğu yerde
Daha
Zarflarla kullanım
Fiillerle kullanım
İkimiz de tam olarak yapmak için doğduğumuz şeyleri yapıyoruz.
Hepimiz doğduğumuz yere döneriz Lewis.
Doğuştan gelen yaratıcı zekamız, doğduğumuz andan itibaren bastırılıyor.
Doğduğumuz yeri asla terk etmeyeceğiz.
Psikolojik gelişim doğduğumuz andan başlayan bir süreçtir.
Doğduğumuz anda çalışmaya başlıyor, ölünceye kadar….
Öteki dünyaya yolculuk için doğduğumuz yere dönmemiz gerekiyor.
Nerede doğduğumuz önemli, nerede doyduğumuz da….
Öyle bile olsa, öldüğümüz zaman, ruhlarımız doğduğumuz yere dönecektir.
Doğduğumuz andan itibaren kategorilere ayrılırız.
İstanbul ve Kadıköy doğduğumuz yer, çocukluğumuzdan beri yaşadığımız yer.
Doğduğumuz andan itibaren hayatın içindeki belli bazı.
Göz yuvarlağımız her zaman doğduğumuz günkü büyüklüğünde mi kalır?
Doğduğumuz gün kendi babamızın hissettiklerini tecrübe etmek.
Yapmak için eğitildiğimiz yapmak için yetiştiğimiz yapmak için doğduğumuz şeyi yaptık.
Gözlerimiz doğduğumuz günden itibaren hep aynı boyuttadır.
Doğduğumuz zaman dünyaya hiçbir şey getirmediğimiz gibi, ölürkende hiçbir şey götüremeyiz.
Gözlerimiz doğduğumuz günden itibaren hep aynı boyuttadır.
Doğduğumuz andan itibaren bir hayatta kalma savaşı başlıyor hayatımızda.
Bu söz bana sanki doğduğumuz andan itibaren yaşlanmaya başlıyoruz gibi geliyor.
Doğduğumuz andan itibaren yaşamımız gereği sürekli yeni şeyler öğreniyoruz.
Yaşlanma doğduğumuz ilk andan itibaren başlayan bir süreçtir.
Doğduğumuz andan itibaren nasıl nefes alacağımızı ve yemek yiyeceğimizi biliriz.
Önce doğduğumuz yeri dolaştık… sonra yeni giysiler aldık.
Sanki doğduğumuz bir şeymiş gibi, ve hiçbir şey hakkında bir şey yapamayız.