EVLENMIŞ ne Demek Yunan - Yunan Çeviri

Fiil
Isim
παvτρεύτηκε
evlenmiş
παντρεμένη
evlendiriyorum
παντρευτει
evlenmiş
παντρευτήκατε

Evlenmiş Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Çok genç evlenmiş.
Παvτρεύτηκε πολύ μικρή.
Yeni evlenmiş kadın.
Πρόσφατα παντρεμένη κοπέλα.
Üç gün önce evlenmiş.
Παντρευτηκε πριν απο 3 ημερες.
İsayla evlenmiş he?
Παντρεμένη με τον Ιησού, ε;?
Geçen ay bir anastezi uzmanıyla evlenmiş.
Ξαναπαντρεύτηκε με έναν αναισθη- σιολόγο τον προηγούμενο μήνα.
Yeni evlenmiş kızdır.
Πρόσφατα παντρεμένη κοπέλα.
Bir Hollandalıyla evlenmiş.
Παντρευτηκε εναν Ολλανδο.
Bir kızım evlenmiş, hem de daha onaltısında!
Μια κόρη παντρεμένη μόλις στα 16!
Henry Percy ile evlenmiş.
Παντρευτηκε με τον Χενρυ Περσυ.
Seninle evlenmiş olsaydı çok daha iyi olurdu.
Καλυτερα γι'αυτην… να ειχε παντρευτει εσενα.
Küçük kardeşin pazar günü evlenmiş, ha, Marty?
Ο μικρός αδελφός σου, παντρεύτηκε την Κυριακή, ε Μάρτυ;?
Gizlice evlenmiş, Amerikan elçiliğinden biriyle.
Ήταν παντρεμένη κρυφά. Μ' έναν από την Αμερικανική Πρεσβεία.
SORU: Peygamberimiz neden çok kadınla evlenmiş?
Ερωτηση: Γιατι ο Προφητης παντρευτηκε πανω απο 4 γυναικες;?
Hâlâ ikinizin bu kadar çabuk evlenmiş olmasına inanamıyorum.
Ακόμα δεν το πιστεύω πόσο γρήγορα παντρευτήκατε.
Teddy hiç kimseyi sevemez dediler ama şimdi evlenmiş.
Ο Τέντι είπε ότι δε θα αγαπούσε ποτέ άλλη και τώρα είναι παντρεμένος.
Bir Amerikalıyla evlenmiş masum bir kadını, bir anneyi.
Μία αθώα γυναίκα παντρεμένη με έναν Αμερικανό, μία μητέρα.
Kral da,çok güzel ama kötü kalpli bir kadınla evlenmiş.
Κάποια μέρα ο βασιλιάς ξαναπαντρεύτηκε, μια όμορφη αλλά κακιά γυναίκα.
Önemli olan tek şey evlenmiş ve mutlu olmuş olmanız.
Αυτό που μετράει είναι ότι παντρευτήκατε κι είστε ευτυχισμένοι.
Evlenmiş, boşanmış, tekrar evlenmiş…-… şimdiki ismi Dani Lane.
Παντρεμένη, χωρισμένη, ξαναπαντρεμένη, πλέον λέγεται Ντάνι Λίεν.
Prenses çok ağlamış ama çok ağlamış da ağlamış ama sonra evlenmiş.
Η πριγκίπισσα έκλαιγε… έκλαιγε. Φώvαξε… φώvαξε… και παvτρεύτηκε.
Zengin bir adamın adi kızıyla evlenmiş bir TV üç kâğıtçısı oldun.
Ένας ατσίδας της τηλεόρασης, παντρεμένος με την πρόστυχη κόρη ενός πλούσιου.
Onunla evlenmiş olmana rağmen onu bu kadar az tanımanı anlayamıyorum.
Δεν καταλαβαίνω πώς, αφού ήσουν παντρεμένος μαζί της ξέρεις τόσα λίγα για κείνη.
Sizinle tanışmadan çok önce başka bir kadınla evlenmiş ve o kadın hâlâ hayatta.
Ήταν παντρεμένος με άλλη πολύ πριν σας γνωρίσει, κι εκείνη ακόμα ζει.
Bir keresinde 6 kere evlenmiş, nobel ödüllü bir fizikçinin röportajını okumuştum.
Διάβασα μια συνέντευξη μια φορά ενός Νομπελίστα… φυσικός, ιδιοφυΐα, έξι φορές παντρεμένος.
O notları yazdığından beri muhtemelen evlenmiş… birkaç çocuk doğurmuştur.
Μαλλον παντρευτηκε κι εκανε κανα δυο παιδια… Απο τοτε που εγραψε τα σημειωματα.
Benzerlerimizin evlenmiş olması gerçeği bizim de aynısını yapacağımız anlamına gelmez.
Το γεγονός ότι οι αντίστοιχοι μας παντρεύτηκαν δεν σημαίνει ότι θα κάνουμε καί εμείς το ίδιο πράγμα.
Nerede doğduğunu biliyorum. Ailesinin nasıl geçindiğini biliyorum. Evlenmiş olduğunu biliyorum.
Ξέρω πού γεννήθηκε, ξέρω τι δουλειά έκαναν οι γονείς του, ξέρω ότι ήταν παντρεμένος.
Yılında lise aşkıyla evlenmiş, fakat evlilik sadece 4 hafta sürmüştür.
Το 1985 ξαναβράθηκαν μαζί, παντρεύτηκαν αλλά ο γάμος κράτησε μόνο για 4 χρόνια.
Çocukları büyümüş, evlenmiş ve herbiri kendi evine yerleşmişti.
Τα παιδιά μεγάλωσαν, δημιουργήθηκαν, παντρεύτηκαν και έφτιαξε ο καθένας την δικιά του οικογένεια.
Kızlar da ikiz kardeşler bulup evlenmiş ama kocalarını birbirinden ayırt edemiyormuşlar.
Και οι αδελφές παντρεύτηκαν δύο δίδυμους, και δεν μπορούσαν να τους ξεχωρίσουν.
Sonuçlar: 674, Zaman: 0.0522

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Yunan