Hapishanelere Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Bütün hapishanelere yıkım!
Hapishanelere kitap gönderdi.
Olmak üzere hapishanelere yollanacaktır.
Hapishanelere ve sınırlara ateş!
Hoag bildiğin hapishanelere benzemez.
Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
Fiillerle kullanım
Hapishanelere Kitapları Mektuplarda Yolluyoruz!
Çok ilave hapishanelere ihtiyaç var.
Hapishanelere birer dinamit koyup hepsini havaya uçurmalı!
Bankalara ve hapishanelere ateş!
Hapishanelere ve mahkemelere sevk edilmeye mâruz bırakıldı.
Ancak böyle söylemek, hapishanelere haksızlık.
Bir gün hapishanelere ihtiyacımız olmayacak.
Okullara ihtiyacımız var, hapishanelere değil.
Artık hapishanelere gerek kalmadı.
Portakal sularından özel hapishanelere kadar yayıldı.
Ya da hapishanelere sığdıramayacağına göre sandık.
Binlerce masum insan hapishanelere tıkıldı.
Hapishanelere eğitim ulaştırma programının bir parçasıydı.
TAYADlılar F Tipi hapishanelere karşı çıkıyorlar.
Hapishanelere fazla aşina değilim Ama oradan daha iyi olduğunu tahmin ediyorum.
Psikiyatristler de bunu tartmak için hapishanelere girerler.
Drone ile Hapishanelere Uyuşturucu Taşınıyor!
Bunları bütün akıl hastanelerine ve hapishanelere gönderin.
Kalan kitaplar hapishanelere ve hastanelere dağıtılacak.
Antonio. Sen ve adamların belediye binasına ve eski hapishanelere saldıracaksın.
Federal hapishanelere yerleştirin, farklı hücrelerde olsunlar.
İnsanları öldürüp kuyulara atıyor, köyleri yakıyor, çocukları hapishanelere dolduruyor.
Bosnadaki hapishanelere oranla buradakiler beş yıldızlı otel gibi kalır.
Eğer suçu azaltmada sadece hapishanelere bel bağlarsak, korkarım bunu asla başaramayız.
Ama kızımız hapishanelere ziyaretlerde bulunuyorsa sanırım ona madalya takmalıyız.