Kimse yoktu Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Kimse yoktu.
Başka kimse yoktu.
Kimse yoktu.
İçeride kimse yoktu.
Kimse yoktu. Orada değildi.
İnsanlar da tercüme ediyor
Başka kimse yoktu.
Kimse yoktu, bende tavuk pişirdim.
Büroda kimse yoktu!
Jensenin bana göz kırpmasıyla dalga geçecek kimse yoktu.
Ama kimse yoktu onu arayan.
Onları hatırlayacak kimse yoktu.
Konuşacak kimse yoktu, ve ben düşündüm ki.
Geri vermek istedim ama etrafta kimse yoktu.
Sokakta kimse yoktu, teleekran da yoktu. .
Ayrıldım çünkü beni orada tutacak kimse yoktu.
Bunu doğrulayacak kimse yoktu, değil mi? Konu ne ki?
Banyoda kan vardı ama ortalıkta kimse yoktu.
Biz geldiğimizde odada kimse yoktu, kastettiğin buysa eğer.
Çevreye telaşlı gözlerle bir baktı, kimse yoktu.
Ve evde onu kullanacak kimse yoktu. Kâhya hariç.
Bir anda gözlerim açıldı odada kimse yoktu.
Ofiste kimse yoktu, Gail söyledi, sana ulaşamamış.
Kadın erkek ilişkilerinde bana örnek olabilecek kimse yoktu.
Benimle ilgilenecek kimse yoktu ve harç paramı ödeyecek kimse yoktu. .
Bayan Hubbard, emin olun kompartımanınızda kimse yoktu.
Ona benden başka bakacak kimse yoktu. O nedenle burada kısılmış kalmıştım.
Biriyle konuşmak… birine yazmak zorundaydım… ama kimse yoktu.
Hikayemi doğrulatabileceğim başka kimse yoktu. Kimse bana inanmadı!
Yani Dr. Lawrenceın yardım çığlığını duyacak kimse yoktu.
Çamaşır sepetini salonun ortasına bırakmak istesem beni durduracak kimse yoktu.