Mümkün olmaz Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Nasıl mümkün olmaz?
Ürünün değiştirilmesi mümkün olmaz.
Görmeniz mümkün olmaz.''.
Futbolda bazen her şeyi açıklamak mümkün olmaz.
Bazen bu mümkün olmaz.
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
O zaman sübutuna karar vermek mümkün olmaz.
Anahtarımız yoksa elimizde olmayan açtığı şeyi açmamız mümkün olmaz.
Demokratik devrim mümkün olmaz.
Hamas terörist yöntemleri sürdürürse barışı sağlamak mümkün olmaz.
Ancak karaya çıkmak mümkün olmaz.
Kolonidekiler o gemiyi bulursa, kaçının etkilendiğini bilmek mümkün olmaz.
Annenin, seni bulması mümkün olmaz.
Kimi danışanlarla işbirliği sağlamak kolay kolay mümkün olmaz.
Hatta ayakta kalman bile mümkün olmaz!
Alerjenlerden uzak durulması en iyisidir, ancak bu çoğunlukla mümkün olmaz.
Hasarları telafi etmek mümkün olmaz.
Tamamen çıkarılmaları çoğu kez mümkün olmaz.
Oysa çoğu ailede bu mümkün olmaz.
Sabah saatlerinde, hastaları uyandırmak mümkün olmaz.
Torpidolarla bir iniş pisti bombalamak pek mümkün olmaz sanırım?
Aksi takdirde onun varlığını izah etmek mümkün olmaz.
Her zaman insanları kurtarmamız mümkün olmaz.
Bu hikmeti aklımızla anlamak mümkün olmaz.
Eğer oraya geçerlerse… Onları durdurmamız mümkün olmaz.
O zaman da toplumsal olayları kontrol altına mümkün olmaz.
Fakat korkarım, altı aylık ücretli izin mümkün olmaz.
Buna karar verirsen fikrini değiştirmen mümkün olmaz.
Bu şekilde milli güvenliği teminat altına almak mümkün olmaz.
Feedback riskinden dolayı çoğu zaman mümkün olmaz*.
Öte yandan ABD için de NATOda müttefik olduğu bir ülkeyle açık ve uzun süreli bir savaştan bahsetmek mümkün olmaz görüşündeyim.