Yok etme Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Anında yok etme.
Yok etme iksiri mi?
O yalnızca yok etme gücüne sahip.
Yok etme iksiri mi?
Aslında, bir yok etme büyüsü yazmalıyım.
Yok etme iksiri için çok fazla.
Bu artık bir zapt etme ve yok etme operasyonu.
Bir yok etme büyüsü yazacağım.
Ellerinde denizaltıyı bulup yok etme emri var.
Cole, o yok etme iksiriydi.
Psikiyatri bize karşı acımasız bir yok etme savaşı yürütüyor.
Lütfen yok etme iksirini getir.
Bıçak bilmelisin ki, virüsün seni de yok etme ihtimali var.
Yani bir yok etme iksiri yapabiliriz.
Güçün karşısında bir gezegeni yok etme yetisi önemsiz kalır.
Kaynakı yok etme büyüsünü tamamladık!
Hayır işlerini bitirdiğine göre programı yok etme zamanı geldi.
Yok etme zamanı, inşa etme zamanı.
Sana Sydney Bristowu yok etme şansını teklif ediyorum.
Soranın çok kötü bir silah geliştirdiğini sanıyoruz ki yok etme gücü kuvvetli.
Evet, yok etme zaferine ben de katılmak istiyorum!
Hassas mikropların hücrelerinin zarlarını yok etme yeteneğine sahiptir.
Bir şeyi yok etme gücü o şey üstündeki mutlak kontroldür.''.
Soğuk Savaştaki Karşılıklı Garantili Yok Etme politikası bu kadar çılgıncaydı.
Eğer şehri yok etme planın yoksa süper kötü olamazsın.
Terslik çıkarmak istemem, ama özel eşyalarımı yok etme hakkı yok! .
Sonra içlerinden biri yok etme büyüsüne ihtiyaçları olduğunu söyledi.
Bu tehdit yok edildikten sonra cihazı yok etme kararını bir daha değerlendirecekler.
İsyancı İsvali yok etme emrinden sonra bile İsvallilere yardım etmeye devam ettiler. .
Tek Yüzüğü yok etme kararını bu konseyde alıyorlar.