ERTAPPT ne Demek Turkce - Turkce Çeviri S

Isim
Fiil
yakaladım
fangen
schnappen
erwischen
erfassen
festhalten
kriegen
haben
festnehmen
aufholen
ergreifen
yakalanmış
kragen
halsband
collar
revers
Birleşik fiil

Ertappt Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Beim Küssen ertappt.
Öpüşürken yakaladı.
Auf frischer Tat ertappt, Marinette Dupain-Cheng.
Suç üstü yakalandın Marinette Dupain-Cheng.
Titel der Show: Ertappt!
Film Adı: Yakalandın!
Anita ertappt Maria und Tony bei einem heimlichen Stelldichein.
Anita, Tony ve Mariayı gizli bir buluşmada yakalar.
Im Kaufhaus ertappt.
Alışverişte yakalandı.
Ertappt, Poppy! Du schleichst dich weg zu Barb?
Poppy basıldı! Barbla gizlice buluşmak için düşman topraklarına mı gidiyorsun?
Beim Lächeln ertappt.
Yakaladım tebessüm ederken.
Okay, ertappt! Ich weiß, Sie wollen hier nicht sitzen und mit mir reden.
Yakalandın. Okul müdürüyle oturup konuşmak istemiyorsunuz. Pekâlâ.
Unartiges Mädchen Ertappt!
Nazlı Kızı Yakaladıkkk!
Polizei 15-Jähriger ertappt Einbrecher im Haus.
Ev iş yerine giren hırsız yakalandı.
Jährigen Einbrecher ertappt.
Yaşındaki Hırsız Yakalandı.
In Angst dabei ertappt zu werden.
Oluyor, bir yandan da yakalanma korkusu yafl›yor-.
April: Beim Eis-Diebstahl ertappt.
Ekim: Oto Hırsızı Yakalandı.
Lutschloch Ertappt Depp.
Zefer Deliği Yakalanma Sik.
Mit gefälschten Dokumenten ertappt.
Sahte belgelerle yakalandılar.
Virgin-Chef Richard Branson ertappt schlafenden Mitarbeiter.
Virgin Çalışanı Uyurken Patronu Richard Bransona Yakalandı.
Kylie Jenner ungeschminkt ertappt.
Kylie Jenner makyajsız yakalandı.
Am Tatort ertappt, fehlendes Alibi, nimmt Nachbarmädchen als Geisel.
Suç mahallinde yakalandı. Gerekli mazereti yok, üstelik bir kızı da rehine aldı.
Ungebetenen Gast ertappt.
Davetsiz misafir yakalandı.
Sie träumen von Körpern, die sind sexy undhaben wollen Sie nackt und ertappt.
Sıcak erkek bedenleri hakkında hayal ederler vegerçekten çıplak ve eylemde olmak isterler.
CIA-Agent bei Spionage ertappt. Erzähl's mir.
Anlat bakalım. CIA görevlisi casusluk yaparken yakalandı.
In einer Stunde sind wir draußen oder ertappt.
Bir saat içinde ya deleriz ya da yakalanırız.
CIA-Agent bei Spionage ertappt. Erzähl's mir.
CIA görevlisi casusluk yaparken yakalandı.- Anlat bakalım.
Es ist kein Zufall, dass Harrison mich bei einer Lüge ertappt.
Harrisonın yalanımı yakalaması beklenmedik bir şey değil.
Jenny Humphrey auf frischer Tat in Unterwäsche ertappt. Ihr Ritter Nate trägt immerhin Armani.
Jenny Humphrey iç çamaşırları ile Natee, parlayan Armanili şövalyesine yakalandı.
Seine Prüfung ist morgen.- Ja, ertappt.
Sınav yarın.- Evet, yakalandım.
Wenn Sie bei der Teilnahme an den Feierlichkeiten ertappt wurden, würden Sie tatsächlich 5 Shilling zahlen.
Eğer şenliklere katılmaya yakalanmış olsaydın, aslında 5 şilin cezası olurdu.
Wieder drei Drogenfahrer ertappt.
Yine uyuşturucu etkisi altında üç sürücü yakaladım.
Tun sie einfach so, als sei nichts passiert.Selbst wenn man sie bei einer Lüge ertappt.
Hiçbir şey olmamış gibi normal davranıyorlar.Onları yalan söylerken yakalasanız bile.
Er fühlte sich ertappt.
Onunla karşılaştığımda kendini basılmış gibi hissetti.
Sonuçlar: 37, Zaman: 0.0651

"ertappt" nasıl bir cümlede kullanılır

Mindelheim jähriger Lkw-Fahrer ohne Führerschein ertappt 9.
Betrunkener Dieb auf frischer Tat ertappt Bautzen.
Anna und ich hatten uns ertappt gefühlt.
Ich habe den Dieb ertappt und entlarvt!
Hööö… Ich habe mich gleich ertappt gefühlt!
Auf frischer Tat ertappt wurde ein Einbrecher.
Ein Fall, wo ein Institut ertappt wurde.
Jack ertappt sie dabei und schlägt sie.
Ertappt sehe ich mich nach ihr um.
Wer ertappt wird, muss mit Konsequenzen rechnen.

En çok sorulan sözlük sorguları

Almanca - Turkce