VERWISCHT ne Demek Turkce - Turkce Çeviri S

Sıfat
Fiil
bulanık
unscharf
trüb
verschwommenes
verschwommen
verwischt
ungenaue
fuzzy
schlammblut
körnig
getrübte
bulanıklaştırır
unscharf
trüb
verschwommenes
verschwommen
verwischt
ungenaue
fuzzy
schlammblut
körnig
getrübte
Birleşik fiil

Verwischt Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Die Zeit verwischt alles.
Zaman her şeyi siler.
Ja, aber Holt hat seine Spuren verwischt.
Evet ama Holt izlerini saklamış.
Jemand verwischt seine Spuren.
Biri izlerini temizliyor.
Grenzen zwischen Autor und Leser verwischt.
Yazar ve okur arasında sınır kalkıyor.
Der Mörder verwischt seine Spuren.
Katil izini kaybettirmiş.
Grenzen zwischen Autor und Leser verwischt.
Yazar ve okur arasındaki sınır kalkıyor.
Ja, jemand verwischt seine Spuren.
Evet, biri izlerini siliyor.
Kamera war aus. Er hat seine Spuren verwischt.
Kamera kapalıymış. Arkadaşımız izlerini örtmüş.
Also machen Sie sie verwischt und dreckig.
Bu yüzden onu pis ve bozuk yap.
So verwischt der UnSub die Spuren.
Öyleyse saldırgan izlerini gizlemeye çalışıyor.
Übrigens, gut, wie ihr eure Spuren verwischt.
İzlerinizi kapatmakta iyi iş çıkardınız bu arada.
Und alle ihre Spuren verwischt. Sie haben nichts gefunden.
Bir şey bulamayınca izlerini kaybettirmişler.
Der Kerl weiß, wie man seine Spuren verwischt.
Bu adam arkasındaki izleri nasıl sileceğini biliyor.
Der Sumpf verwischt die Spuren und es ist die richtige Richtung.
Bataklık izimizi kapatır ve bana göre doğru yol bu.
Der Unterschied zwischen Mensch und Maschine verwischt.
İnsan ile makine arasındaki ayrım silinmiştir.
Es ist, als wäre meine Erinnerung… verwischt… von dem Tag an, als Henry uns verraten hat.
Sanki hafızam Henrynin bize ihanet ettiği gün bu gündür bulanık.
Das muss ich ausnutzen, bevor er seine Spuren verwischt.
İzlerini kapatmadan bu avantajı yakalamam gerekiyor.
Dank einer solchen Aufnahme verwischt die Grenzen zwischen diesen Flächen.
Böyle bir resepsiyon sayesinde bu yüzeyler arasındaki sınırları bulanıklaştırır.
Vielleicht wären sogar alle Spuren für immer verwischt.
Bu olsa bile, tüm izleri muhtemelen sonsuza dek kaybedilir.
Gibt es immer eine Spur. Er hat seine Spuren verwischt, doch wenn man tief genug sucht.
İzlerini gizlemiş ama yeterince derine bakarsan… her zaman bir iz vardır.
Ich habe noch keinen getroffen, der seine Spuren so gut verwischt.
Karşılaştığım herkesten daha iyi izlerini silmiş.
Dies ist ein Vorurteil, wo Ihre Meinung von jemandem verwischt, wie Sie ihre Handlungen wahrnehmen.
Bu bir önyargı nerede biri sizin düşünceniz eylemlerinin nasıl algıladıkları bulanıklaştırır.
Hören Sie, Cole ist ein Mann, der weiß, wie man seine Spuren verwischt.
Dinleyin, Cole izlerini gizlemeyi bilen bir adam.
Dies verwischt vertikale Streifen, große Blumen, Vögel, exotische afrikanische Motive in ethnischen Stil.
Bu dikey çizgili, geniş çiçekler, kuşlar, etnik tarzda egzotik Afrika nedenleri bulanık.
Haben Sie nach Lex gesucht, oder nur Ihre eigenen Spuren verwischt?
Lexi mi arıyordun yoksa kendi izlerini mi kapatıyordun?
Maniac verwischt die Linien zwischen Schwarzen und Weißen, indem er Mars Bar zum Haus von McNab bringt.
Maniac, Mars Barı McNabın evine getirerek siyahlar ve beyazlar arasındaki çizgiyi bulanıklaştırıyor.
Wow, ich habe gesehen, wie Division ihre Spuren verwischt, aber das ist.
Vay canına, Bölümün izlerini kapatışını görmüştüm ama bu.
Der Mörder Reordans verwischt seine Spuren, und du bist der nächste lose Faden, den er abschneiden muss.
Reordonı öldüren her kimse, onların izlerini kapatıyordu. Bu da seni, bir sonraki halledilecek yarım kalmış mesele yapar.
Ich sorge dafür das ihre Erinnerung, bezüglich des MC verwischt bleibt.
O zaman hafızasının MC hakkında bulanık kalmasını sağlarım.
Es ist eine dünne Grenze zwischen Schmerz undVergnügen manchmal völlig verwischt.
Arasında ince bir çizgi acı vezevk bazen tamamen silinir.
Sonuçlar: 38, Zaman: 0.0589

En çok sorulan sözlük sorguları

Almanca - Turkce