EVERY ASPECT ne Demek Turkce - Turkce Çeviri

• her yönüyle
• her alanını
• her yanını
• her açıdan
• her cephesinde
• her aşamasını
• her yönünü
• her yönden
• her yönü
• her unsuru
• her noktasını
• tüm hususlar

Every aspect Ingilizce kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

Every aspect.
Her açıdan.

He controls every aspect of his life.
Hayatının her alanını kontrol ediyor.

Of this mission together. MeI and I planned every aspect.
Mel ve ben bu görevin her yönünü.

He wanted to control every aspect of my life.
Hayatımın her alanını denetlemek istedi.

Almost every aspect of cinema was affected by the star system.
Sinemanın hemen her unsuru yıldız sisteminden etkilenmiştir.

Study every detail, every aspect.
Her detayını, her yanını incele.

He manages every aspect of his career alone.
Kariyerinin her aşamasını tek başına planladı.

Tommy is the one that explored every aspect of the wall.
Duvarın her yönünü keşfeden Tommyydi.

Every aspect we discuss will lift the veil on who Wahtye was.
Tartıştığımız tüm hususlar Wahtyenin kim olduğunun sır perdesini aralayacak.

We wanted to test every aspect of your skills.
Yeteneğini her açıdan test etmek istedik.

The state tries to control nearly every aspect.
Devlet kontrol etmeye çalışır Neredeyse her yönü.

We control every aspect of the system.
Sistemin her aşamasını kontrol ettiğimizi sanıyorsunuz.

He actually also voted against every aspect Yes.
Ayrıca 1 981 deki Reagan programına her açıdan karşı oy verdi. Evet.

They want to control every aspect of our lives, from the cradle to the grave.
Beşikten mezara kadar hayatımızı her yönden kontrol etmek istiyorlar.

Yes. He actually also voted against every aspect.
Ayrıca 1 981 deki Reagan programına her açıdan karşı oy verdi. Evet.

Play media Evolution influences every aspect of the form and behaviour of organisms.
Evrim, organizmaların şekil ve davranışlarını her yönden etkiler.

Islam has rules of etiquette and an ethical code involving every aspect of life.
İslamda, hayatın her yönünü kapsayan görgü ve ahlak kurallarıdır.

To control every aspect of their emotional lives. We will offer the opportunity.
Müşterilerimize duygularının her yönünü… kontrol etme fırsatını vereceğiz.

Tommy is the one that explored every aspect of the wall.
Duvarın her yönünü keşfeden Tommy idi.

And i consider every aspect of The Simpsons beyond the show as part of that whole strategy.
Yani bir stratejinin parçası olarak dizinin her yönü dışarı dönük.

You don't have to control every aspect of my life.
Hayatımın her yönünü kontrol etmek zorunda değilsin.

Of the Galra headquarters. I'm sure you will be interested in inspecting every aspect.
Eminim Galra genel merkezinin her yanını incelemek ilginizi çekecektir.

What? Not just farm, but every aspect of agriculture?
Sadece çiftçilik de değil, tarımın her yönü. Ne?

Files a-about every aspect of your operations, and-- I got an anonymous package… detailing.
Ayrıntılı olarak açıklayan İşlemlerini her yönüyle isimsiz bir paket aldım.

Seems like Alex supervises every aspect of your life.
Görünüyor ki hayatınızı her yönden Alex idare ediyor.

I got an anonymous package… detailing… files a-about every aspect of your operations.
Ayrıntılı olarak açıklayan İşlemlerini her yönüyle isimsiz bir paket aldım.

Stop trying to control every aspect of this relationship. Meaning?
Ne demek istiyorsun? Senin bu ilişkiyi her yönüyle kontrol… edebilmek için durdurduğunu düşünüyorum?

No single group or organisation can address every aspect of DRR.
Ortaklıklar ve Kurumlararası Koordinasyon Hiçbir yalnız grup ya da kuruluş ARAyı her yönden ele alamayabilir.

I'm sure you will be interested in inspecting every aspect of the Galra headquarters.
Eminim Galra genel merkezinin her yanını incelemek ilginizi çekecektir.

The process of becoming a learning organization involves criticizing every aspect of what one does.
Bir öğrenme organizasyonu olma süreci, kişinin yaptıklarının her alanını eleştirmeyi içerir.