SORTING ne Demek Turkce - Turkce Çeviri

• sıralama
• tasnif
• ayıklama
• ayırıyorum
• sıralamaya
• sıralamak
• tasnifi
• biraz

Sorting Ingilizce kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

Sorting them.
Onları ayırıyorum.

Grouping and sorting.
Gruplama ve sıralama.

Sorting number.
Sıralama numarası.

Use numeric sorting.
Sayısal sıralama kullan.

Sorting Behavior.
Sıralama Davranışı.

Nope Of sorting the mail!
Hayır. Postayı sıralamak!

Sorting numbers.
Sıralama numaraları.

Unable to Generate Sorting Number.
Sıralama numarası oluşturulamadı.

Sorting Options.
Sıralama Seçenekleri.

Add a playlist sorting level.
Bir parça listesi sıralama düzeyi ekle.

Sorting them. I see you found your bag.
Onları ayırıyorum. Görüyorum ki çantanı bulmuşsun.

Total failure. Sorting and filing.
Tam bir fiyasko. Tasnif ve dosyalama.

Full-featured full-screen mode, for editing and sorting images.
Resim düzenleme ve sıralama için tam özellikli tam ekran modu.

So, I started sorting the Pictures.
Bu yüzden, Resimleri sıralamaya başladım.

I'm the most popular person in the entire Letter Sorting department.
Mektup Tasnif bölümünün en popüler elemanıyım ben.

Have you started sorting through his belongings?
Ona ait eşyaları sıralamaya başladınız mı?

The boss wanted me in the sorting room.
Patron tasnif odasına geçmemi istedi.

Could not define sorting- no column at position %1.
Sıralama tanımlanamıyor-% 1 konumunda sütun yok.

Warn& if unable to generate a sorting number.
Sıralama numarası oluşturulamıyorsa uyar.

Triage… the sorting of the wounded… forces decisions that….
Triyaj, yaralıların tasnifi öyle kararlar talep ediyor ki….

You know where the sorting room is?
Tasnif odasının yerini biliyor musunuz?

Bill, all categories are important for cross-referencing and sorting.
Bill, çapraz referanslama ve tasnif için her kategori önemlidir.

Must have got stuck in the sorting machine or something.
Tasnif makinesinde filan sıkışmış olmalı.

Could not define sorting- column name or alias"%1" does not exist.
Sıralama tanımlanamıyor-''% 1'' isminde bir sütun yok.

I see you found your bag. Sorting them.
Onları ayırıyorum. Görüyorum ki çantanı bulmuşsun.

Unable to generate sorting number. Please change manually.
Sıralama numarası oluşturulamadı. Lütfen kendiniz değiştirin.

I see you found your bag. Sorting them.
Görüyorum ki çantanı bulmuşsun. Onları ayırıyorum.

Like those cards for sorting books in libraries.
Kütüphanedeki kitapları sıralamak için olanlar gibi.

But tomorrow I will show you how to skive off to the sorting room for a break.
Yarın kafa dinlemek istediğinde tasnif odasında kaytarmayı gösteririm.

The women most at risk worked in the sorting area in Canada.
En çok risk altında olanlar, Kanada tasnif alanında çalışan kadınlardı.