TECHNICOLOR ne Demek Turkce - Turkce Çeviri

• technicolor
• renkli
• bir technicolor

Technicolor Ingilizce kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

Technicolor, slo-mo♪.
Ağır çekim, bol renkli.

My heart's technicolor.
Benim kalbim rengarenk.

But Technicolor pachyderms is really too much for me.
Ama bu renkli filler benim için çok fazla.

In glorious Technicolor.
Hem de harikulade renkli sinemeda.

Light comes through the front, obviously, through the lens, and there's a prism here, which is the soul of the Technicolor camera.
Işık doğrudan lensten geçerek gelir. Burada bir prizma yeralır. Technicolor kamerasının ruhu işte budur.

Like in a Technicolor movie.
Renkli filmlerdeki gibi.

I hope it's gonna be in Technicolor.
Umarım filmi renkli çekerler.

Oh, yeah, Technicolor rainbow.
Evet teknicolor gökkuşağı.

I can't believe she said that.- In technicolor.
Bunu annemin söylediğine inanamıyorum.- ln technicolor.

Oh, yeah, Technicolor rainbow.
Evet techni-color gökkuşağı.

The film was shot in 35 mm and Technicolor.
Film 35mm formatta ve Technicolor renk sistemi ile çekilmiştir.

Behold, the Technicolor Dreamcoat.
İyi bak, Technicolor Dreamcoat.

You know, you look better in Technicolor.
Biliyor musun, Technicolor renklendirmeyle daha güzel görünüyorsun?

Detox and her technicolor dream girl.
Detox ve onun gösterişli kızı.

It was not a time anymore for what he called"Beautiful technicolor baubles.
Güzel Technicolor eğlencelik'' lerin dönemi kapanmıştı. Kendi deyimiyle.

Check out this technicolor ceramic chicken.
Şu renkli seramik tavuğa bir bak.

We went to Africa and India and all over the world with a Technicolor camera.
Afrikayı, Hindistanı ve bütün dünyayı… bir Technicolor kamera ile dolaştık.

And so, Jack wanted Technicolor to go the rest of the way.
Sonra Jack, gerisini Technicolorın getirmesini istedi.

This is yhe exacy yree Elvis floayed by singing"Drums of yhe Island" in his 1 965 Technicolor classic, Paradise, Hawaiian Style.
Bu tamı tamına Elvisin 1965te'' Adanın Davulları'' şarkısında bahsettiği ağaç… Technicolor klasik, Cennet, Hawaiian Style.

What he called"Beautiful technicolor baubles. It was not a time anymore for.
Güzel Technicolor eğlencelik'' lerin dönemi kapanmıştı. Kendi deyimiyle.

In order to get the transition from black and white to colour, we would shoot the main sequence in black and white but the penultimate shot was using the Technicolor camera so that they would be able to start in black and white.
Siyah-beyazdan renkliye geçiş yapmak için… ana sekansı siyah-beyaz çekecektik. Ama geçiş sahnesinde Technicolor kamera kullanılacaktı. Böylece siyah-beyaz başlayıp… sonra renk verilecekti.

You had a lifeboat with 22 merchant seamen in it and the Technicolor camera, it was very clumsy and very difficult to work, and the director and myself and a few assistants and so on.
İçinde 22 denizcinin bulunduğu bir filika vardı. Technicolor kamera çok hantaldı ve çalışmak çok zordu. Yönetmen, ben ve bir kaç asistan daha içindeydik.

DOCSIS was developed by CableLabs and contributing companies, including 3Com, ARRIS, BigBand Networks, Broadcom, Cisco, Comcast, Conexant, Correlant, Cox, Harmonic, Hitron Technologies, Intel, Motorola, Netgear, Technicolor, Terayon, Time Warner Cable, and Texas Instruments.
DOCSIS, CableLabs, 3Com, ARRIS, Bigband Networks, Broadcom, Cisco, Conexant, Correlant, Harmonic, Hitron Technologies, Intel, Motorola, Netgear, Technicolor, Terayon, Time Warner Cable, ve Texas Instruments dahil katkıda bulunan bir takım şirketler tarafından geliştirilmiştir.

I dream in Technicolor.
Technicolor renklerinde düşünüyorum.

One is starved for Technicolor up there.
İnsan yukarda renk için ölüyor.

Something they call the technicolor force.
Bir şey onlar teknik renkli kuvvet diyoruz.

Why don't you take along a Technicolor camera and crew.
Niçin bir Technicolor kamera ve ekip alıp….

This is a bright-red dress, but Technicolor is so expensive.
Bu parlak bir kırmızı elbise ama Technicolor çok pahalı.