Ateşte Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Ateşte kaybolan.
Tanrı sizi ateşte istiyor!
Yaşasın! Tabut ateşte!
Onu ateşte öldürelim.
O yüzden çayı ateşte pişiririz.
Combinations with other parts of speech
Fiillerle kullanım
ateş etmeyin
ateş açtı
ateş açın
ateşli silahlar
ateşe verdi
ateşe ateşle
ateş kes
bir ateş gördüm
ateş yakmak
bana ateş
Daha
Isimlerle kullanım
cehennem ateşiateş ederim
bize ateşateş altında
ateş gücü
ateş ulusu
ateş topu
ateş klanının
ateşli silah
ateş eden
Daha
Onlar ateşte yanacaklar.
Ve geri kalanı ateşte kalır.
Cehennem ateşte yandığın yerdir.
Eh kendi yaktığın, ateşte yandın.
Tabut ateşte! Yaşasın!
Ateşte geleceği gören ben değilim.
Eğer enfeksiyon varsa orada ateşte olmalı.
Kaç derece ateşte doktora gidilmeli?
Ateşte öldü, ceset hiç bulunamadı.
Kapıyı açtı ve ateşte olduğunu gördü.
Ya ateşte yanıyoruzdur, ya da selde boğuluyoruzdur.
İbrahim peygamberi ateşte yakacakmış.
Bu ateşte, geçmişin acılarını temizliyoruz. Tondc halkı.
Rüzgarda küçülür. Ateşte hayatta kalır.
İyice temizlendiğini size temin ederim. Ateşte.
Evet. Ben de ateşte görüntü aramıştım.
Kızlar için olan endişeler o ateşte kayboldu.
Cadein düşmanları onu ateşte dövmüşler- bu da onları öldürmüş.
Ve patron, onun hiç bilmediği Ustabaşının hep ateşte olduğunu.
Kaynar suda, sonra da ateşte yakılacaklardır.
Köpek ateşte ise, yüksek veya çok düşük vücut ısısına sahiptir.
Kaynar suyun içinde; sonra ateşte tutuşturulacaklar.
Yüksek ateşte neler olabileceğine bakın, veya ciddi bir duygusal şokun ardından.
Kaynar suda, sonra da ateşte yakılacaklardır.
Her kim de kötülükle gelirse artık yüzleri ateşte sürtülür.