Götürmeye Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Beni götürmeye.
Yardım etmeye çalışıyoruz.- Ve eve götürmeye.
Bizi götürmeye söz verdi.
Bizi tek parça hâlinde götürmeye çalışıyor.
Beni götürmeye çalıştılar.
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
eve götürmekhastaneye götürmemizgötür bizi
buradan götürbeni ona götürseni eve götürmeyebeni oraya götürdüseni götürmekoraya götürmekokula götürmek
Daha
Zarflarla kullanım
Söyledikleri doğru. Beni götürmeye hakları var.
Doktoru götürmeye haklari yok.
Kelimelerin dünyadaki koruyucusu seni buradan götürmeye geldik.
Seni götürmeye hakları yoktu.
Çocuklardan birini götürmeye çalışıyorlar.
Onu eve götürmeye ve iyileşene kadar ona bakmaya karar verir.
Seni Sohoda bir partiye götürmeye çalışıyorum.
Eğer onu da götürmeye çalışırsan… Tapınak seni kendi malı yapcaktır.
Bizi onları geçitten geri götürmeye zorladılar.
Bizi oraya götürmeye razı olurlar mı?
Evet, eskiden seni sahne arkasına götürmeye bayılırdım.
Bizi oraya götürmeye istekli olurlar mı?
Irina ve ben bu sırrı mezara götürmeye yemin ettik.
Seni eve götürmeye söz vermiştim.
Lynette duş alıyormuş,Carlos onu işe götürmeye gelmiş.
Seni eve götürmeye söz vermiştim.
Çünkü biliyorsunuz çocuklar her şeyi merak edip ağızlarına götürmeye bayılırlar.
Onu oraya götürmeye çalıştım, John.
Eğer bunu bu gece yıldönümü için eve götürmeye… niyetleniyorsanız.
Beni oraya götürmeye ne dersin can kankam?
İlk bebekler ortaya çıktıktan sonra onları eve götürmeye değer.
Bizi yeni yuvamıza götürmeye hazır mısınız?
Aracıyı öldürdüm… ve adamını… sonra onları,beni Saleemin kampına götürmeye zorladım.
Biz Leslieyi memlekete götürmeye karar verdik.
Ama kuraklıktan sonra bataklığa döndü. Samanthayı bir kere götürmeye çalıştım.