Depoya git Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Depoya git!
Ilan, hemen depoya git.
Depoya gittim.
Tacoma ile depoya git.
Depoya gittiğini hiç hatırlamıyor musun?
Combinations with other parts of speech
Bay Homan, bugün depoya gitti.
Depoya gitmek istiyor musun, istemiyor musun?
Tam o zaman depoya git ve paranı al.
Tüccar Haydar kalktı, depoya gitti.
Kaz, depoya git ve orayı süpür.
Çamaşır çantasıyla depoya gitmek hiç mantıklı değil.
Depoya gittiğinden nasıl bu kadar eminsin?
Eyaletlerarası yolda bir arıza var. 40. depoya git.
Bebek kalabilir. Depoya git ve çocuk için bir kutu hazırla.
Caddeyle Sekizinci Caddenin köşesinde depoya gitmemi söylüyordu.
Weddingdeki depoya gittiğinizde Clare Itani hayatta mıydı?
Ama yapmak istedim. Elenadan sonra Fiskin yaptığıo kadar şeyden sonra, ben onun olacağını düşündüğüm depoya gittim.
Zoe, depoya git Carrie adamlarına ne olmuş öğren.
Ve bunlar depoya gitsin senin dairene değil tamam mı?
Depoya gittim ve bütün kadehlerin güzel gözüktüğünü düşünüyorum!
Kardeş Adrian, Depoya gitmeden önce onları buraya hapsetmiş olmalı.
Depoya gittiğimde, kutuyu argonla doldurdum… ve kaçak olmaması için vidaları sıkılaştırdım.
Şu an senin depoya gitmeni ve en üst raftaki büyük valizleri biliyorsun.
Sen şimdi depoya git ve bana metil alkolü getir de filtreyi temizleyip, onu tekneye koyalım.
Tamam, pekâlâ. Depoya gittim ve seni başının halini düşünmekten alıkoyacak bir şeyler buldum.
Alet edevat deposuna git. Patikadan gideceksin.
Deponun gitmesi için hazır değilim.
Evet, bir ay önce kocanız şirketin Brooklyndeki deposuna gitti.
Daha sonra depolara gittim.
Böylece depolarına gittiler ve fazla olan bütün mobilyalarını topladılar, bana kap kaçak, battaniye ve diğer her şeyi getirdiler.