Nefret etmiş Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Nefret etmiş.
Ondan nefret etmiş.
Ve herkes misafir odasının renginden nefret etmiş, herkes.
O da nefret etmiş….
Bunun için onları kıskanmış ve onlardan nefret etmiş.
Combinations with other parts of speech
Bu kadar mı nefret etmiş?
Ondan nefret etmiş olmalısın.
Herkes ondan nefret etmiş.
Ondan nefret etmiş olmalısın.
Ameliyatın sonucundan nefret etmiş olmalı.
İsa, bu olayı öğrencilerine şöyle açıklamıştı.,, Dünya sizden nefret ederse,sizden önce benden nefret etmiş olduğunu bilin.
Gerçekten nefret etmiş olmalı.
Ve diğer astronotlar bu yüzden ondan nefret etmiş.
Her ne kadar benden nefret etmiş olsalarda.
Korkuyordum ve ruh halim çöküktü ama seni sevmekten hiç vazgeçmedim benden nefret etmiş olsan bile.
Babandan çok nefret etmiş olmalısın.
Çünkü insanlardan ve hayattan nefret etmiş biri.
Dostum, balığına nefret etmiş gibi bakıyorsun.
Dünya sizden nefret ederse, sizden önce benden nefret etmiş olduğunu bilin.
Bu kutudaki her adam… karımı öldürecek kadar benden nefret etmiş, ama bazıları bunu planlayacak kadar zeki değildi.
Dünya sizden nefret ederse, sizden önce benden nefret etmiş olduğunu bilin.
Bizden nefret etmesi bu yüzden mi?
Burada herhangi biri nefret ettiği bir işte çalıştı mı hiç?
Benden nefret etti.
İç sınavlardan nefret ettiklerini söyleyen başka bir kadınla hiç tanışmadım.
Atinadan nefret ettiği kadar değil.
Sevgilisinden nefret ettiği için bıçaklamış onu.
Şerifin senden nefret ettiğini sanıyordum?
Köpeklerin Nefret Ettiği Şeyler Nelerdir?
Kimse senden nefret etmiyor Leonard.