TO THE TASK ne Demek Turkce - Turkce Çeviri

• görev için
• göreve
• işin
• görevi
• görevine
• görevini
• iş için

To the task Ingilizce kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

I am not equal to the task.
Görev beni aşar.

You won't regret it. She's more than equal to the task.
Pişman olmayacaksınız. Görev için gayet yeterlidir.

The Church has set me to the task of ending him.
Kilise, onun işini bitirme görevini bana verdi.

So, for your own good, I hope you are up to the task.
Bu yüzden, kendi iyiliğin için umarım görevini yaparsın.

And who more suited to the task, than the woman he never forgot?
Ve bu göreve hiç unutamadığı kadından çok kim uyabilirdi?

I believe they are up to the task.
Bence bu görev için uygunlar.

And who more suited to the task, than the woman he never forgot?
Kadından çok kim uyabilirdi? Ve bu göreve hiç unutamadığı?

Do you think our friend is up to the task?
Sence dostumuz bu işin.

And who more suited to the task than the woman he never forgot?
Ve bu görev için unutamadığı kadından daha uygun biri olabilir miydi?

God will guide you to the task.
Tanrı göreviniz için yol gösterecek.

He is equal to the task.
O, görev için uygundur.

If she's found guilty, they will say you weren't up to the task.
Suçlu bulunursa görevini iyi yapmadığını söyleyecekler.

Looks like you really aren't up to the task of defeating the Yang Clan.
Anlaşılan o ki Yang Klanını yok etme görevine uygun değilsiniz.

Seems that Mirror Master wasn't up to the task.
Görünen o ki, Ayna Efendisi görevini başaramamış.

He is not equal to the task.
O, görev için yeterli değildir.

And yet, I can think of no one better suited to the task.
Yine de bu görev için daha iyi birisini düşünemiyorum.

But we're all unequal to the task.
Fakat hiçbirimiz bu işin ehli değiliz.

How shall I know thy magic is sufficient to the task?
Bu büyünün bu iş için yeterli olduğunu nereden bileceğim?

Trust me, I think they're up to the task.
Güven bana, bence onlar göreve uygunlar.

My programming may be inadequate to the task.
Programım bu görev için yetersiz gelebilir.

Are you saying you're not up to the task?
Bu görev için yeterli olmadığını mı söylüyorsun?

If you don't think you're up to the task.
Bu görev için uygun olmadığını düşünüyorsan eğer.

Let's make sure his team is up to the task.
Onların takımının bu görev için Hazır olduklarından emin olalım.

Slow down. We gotta make sure you're up to the task first.
Öncelikle göreve hazır olduğuna emin olalım. Sakin ol.

Slow down. We gotta make sure you're up to the task first.
Sakin ol. Öncelikle göreve hazır olduğuna emin olalım.

I think cisco's heat shields are more than up to the task.
Bence Cisconın ısıtmalı kalkanları bu iş için daha uygun.

And yet, I can think of no one better suited to the task.
Buna rağmen bu görev için daha iyi birisini düşünemiyorum.

Now, now. We have gathered the best minds to the task.
Şimdi, bu görev için en parlak zekaları ortaya koyduk.

And in cricket, England insist their team are equal to the task.
Ve krikette İngiltere takımlarının işin ehli olduğunda ısrarcı.

Take my word for it, Agent Hunter is more than up to the task.
Sözüme inanın. Ajan Hunter görev için ziyasiyle kalifiye biridir.