BIR SORUNUMUZ ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

• Problem
• Schwierigkeiten
• Probleme

Bir sorunumuz Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Bir sorunumuz var.
Wir haben Schwierigkeiten.

Efendim bir sorunumuz var.
Sir, es gibt Schwierigkeiten.

Bir sorunumuz yok.
Wir haben hier keine Probleme.

Çok ciddi bir sorunumuz var, ve.
Wir haben ernste Probleme.

Bir sorunumuz var. Liv.
Liv. Wir haben ein Problem.

Putin ile bir sorunumuz yok.
Damit hat Putin keine Probleme.

Bir sorunumuz var. Merhaba!
Hallo! Wir haben Probleme.

Vic? Burada bir sorunumuz var.
Vic, wir haben hier Probleme.

Bir sorunumuz var.- Carl.
Carl. Wir haben ein Problem.

Bay Ullulaq, bir sorunumuz var.
Mr. Ullulaq. Wir haben ein Problem.

Bir sorunumuz var, Emily.
Emily, wir haben ein Problem.

Bayan Kizlet, bir sorunumuz var!
Miss Kizlet, wir haben ein Problem.

Bir sorunumuz var! Hey, Sam!
Hey, Sam! Wir haben ein Problem.

Daha büyük bir sorunumuz olabilir.
Wir könnten größere Probleme haben.

Bir sorunumuz olmadı, değil mi?
Wir hatten nie Probleme, oder?

Ama daha büyük bir sorunumuz var.- Evet.
Ja, aber wir haben schlimmere Probleme.

Sam, bir sorunumuz var. Evet?
Ja?- Sam, wir haben ein Problem.

Çözmemiz gereken küçük bir sorunumuz var.
Es gibt ein Problem, das wir lösen müssen.

Ciddi bir sorunumuz var.
Es gibt Probleme mit dem Hirsch.

Diyelim ki yaşlanmakla bir sorunumuz var.
Nehmen wir an, wir haben Schwierigkeiten mit dem Älterwerden.

O zaman bir sorunumuz var demektir.
Dann gibt es Probleme.

Siyasi ilişkilerde bir sorunumuz yok.
Keine Probleme gibt es in den politischen Beziehungen.

Bir sorunumuz var. Bay Ullulaq.
Mr. Ullulaq. Wir haben ein Problem.

Şey, burada bir sorunumuz var galiba.
Tja, wie ich sehe, hatten Sie hier irgendwelche Probleme.

Bir sorunumuz var. Evet.- Artie.
Ja.- Artie.- Wir haben ein Problem.

Nautioldie hazır.- Bir sorunumuz var.
Die Nautiloid ist einsatzbereit. Wir haben Schwierigkeiten.

Raven, bir sorunumuz var. Gina?
Gina? Raven, wir haben ein Problem.

Caretakerın kızını bulmaktan çok daha büyük bir sorunumuz var.
Wir haben größere Probleme als die Tochter des Caretakers.

Artie.- Bir sorunumuz var. Evet.
Artie.- Ja.- Wir haben ein Problem.

Başbakan, böldüğüm için üzgünüm, ama bir sorunumuz var.
Premierminister, darf ich Sie kurz stören, aber es gibt Schwierigkeiten.