DAVRANMAYA ne Demek Yunan - Yunan Çeviri S

Fiil
να φέρεσαι
getirmek
getireyim
getireceğim
alayım
getiririm
çağırmaya
götürmem
να συμπεριφέρεται
davranmamı
davranacağımı
davranılmasını
να ενεργήσει
davranmak
harekete geçmeye
να είμαι
olmak
ben
senin
o
davranmaya
να κάνεις
yapmak
yapacağımı
yapayım
yapabilirim
şey
işim
μαζί
birlikte
beraber
yanında
beraberinde
geçirmek
katılmak
yanına
davrandı
benimle birlikte
να προσποιείσαι
να δρα
να φέρεται
getirmek
getireyim
getireceğim
alayım
getiririm
çağırmaya
götürmem
να συμπεριφέρεσαι
davranmamı
davranacağımı
davranılmasını
να συμπεριφέρονται
davranmamı
davranacağımı
davranılmasını
να φέρομαι
getirmek
getireyim
getireceğim
alayım
getiririm
çağırmaya
götürmem
να φερθώ
getirmek
getireyim
getireceğim
alayım
getiririm
çağırmaya
götürmem
να ενεργήσουν
davranmak
harekete geçmeye
να ενεργούν
davranmak
harekete geçmeye
να ενεργεί
davranmak
harekete geçmeye
να συμπεριφέρομαι
davranmamı
davranacağımı
davranılmasını
να κάνει
yapmak
yapacağımı
yapayım
yapabilirim
şey
işim
να είσαι
olmak
ben
senin
o
davranmaya
να είμαστε
olmak
ben
senin
o
davranmaya
να είναι
olmak
ben
senin
o
davranmaya

Davranmaya Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
İyi davranmaya çalıştım.
Προσπάθησα να είμαι καλή.
Bu iki hafta ona çok iyi davranmaya çalışın.
Προσπαθήστε να είστε πολύ καλή μαζί της.
Kibar davranmaya çalışıyordum.
Προσπαθούσα να είμαι καλή.
Insanlık bir koyun gibi davranmaya hazır değildir.
Η ανθρωπότητα δεν ετοιμάστηκε να ενεργήσει ως πρόβατα, πια.
Makul davranmaya çalışıyordum!
Προσπαθώ να είμαι λογικός!
Babam hâlâ burada olsaydı, böyle davranmaya taşakların yetmezdi.
Δεν θα'χες τα αρχίδια να φέρεσαι έτσι αν ήταν ο μπαμπάς.
Böyle davranmaya devam edersen, telefonu kapatacağım.
Αν συνεχίσεις να φέρεσαι έτσι, θα στο κλείσω στα μούτρα.
Şefkatli ve hassas davranmaya çalışıyordun.
Προσπαθούσες να κάνεις τον ευαίσθητο.
Ama Bölüm yarışmasında bayıldığımdan beri çok garip davranmaya başladı.
Αλλά, από τότε που λιποθύμησα στους Τοπικούς, άρχισε να συμπεριφέρεται πολύ παράξενα.
Arkadaşça davranmaya çalışıyordum.
Προσπαθούσα να είμαι φιλική.
Onun özel ilgi gösterdiği bir takım arkadaşım garip davranmaya başladı.
Αν ενδιαφερόταν ιδιαίτερα για κάποιον συμπαίχτη, απλά θα άρχιζε να συμπεριφέρεται περίεργα.
Tedbirli davranmaya çalışıyordum.
Προσπαθούσα να ενεργήσει προληπτικά.
Birkaç gün sonra, Webb garip davranmaya başlamış.
Αλλά δύο εβδομάδες αργότερα, ο Landon άρχισε να συμπεριφέρεται παράξενα.
Sutton gibi davranmaya devam et yoksa sıradaki sen olursun''? Ben.
Συνέχισε να κάνεις την Sutton αλλιώς θα είσαι η επόμενη";
Söyleyecek bir şeyin yokmuş gibi davranmaya devam mı edeceğiz?
Ή θα συνεχίσεις να προσποιείσαι ότι δεν σε απασχολεί κάτι;?
Aptal gibi davranmaya son vermezsen onu atarım.
Θα το αφήσω να πέσει εκτός και αν σταματήσεις να φέρεσαι σαν χαζός.
Gitmesi gereken o! Konuğuma böyle davranmaya nasıl cüret edersin!
Πώς τολμάς να φέρεσαι στον καλεσμένο μου με τέτοιο τρόπο,!
Ona karşı iyi davranmaya çalışıyordu. Sonrasını biliyorsun. İşini kaybetti.
Προσπαθεί να είναι καλή μαζί του και την επόμενη στιγμή χάνει τη δουλειά της.
Onları almaya, insanlara böyle davranmaya hakkınız yoktu.
Δεν είχες δικαίωμα να τα πάρεις, να φέρεσαι έτσι στους ανθρώπους.
Elektron, farklı davranmaya karar vermişti. Sanki izlendiğinin farkındaydı.
Το ηλεκτρόνιο αποφάσισε να ενεργήσει διαφορετικά… σαν να γνώριζε ότι το παρακολουθούσαν.
Eğer evliliğini kurtarmak istiyorsan, bir koca gibi davranmaya başlamak zorundasın.
Αν θέλεις να σώσεις το γάμο σου, άρχισε να φέρεσαι σαν σύζυγος.
Elektron farklı davranmaya karar verdi sanki gözlendiğini farkında gibiydi.
Το ηλεκτρόνιο αποφάσισε να ενεργήσει διαφορετικά… σαν να γνώριζε ότι το παρακολουθούσαν.
Uzun zamandır seni izlemeyi bırakmıştım, ama tuhaf davranmaya başlayınca ben de endişelendim.
Δεν σε παρακολουθούσα πολύ καιρό αλλά όταν άρχισες να φέρεσαι περίεργα ανησύχησα.
Karşındaki kişi bu şekilde davranmaya başladığında öfkeni kontrol altında tutmalısın.
Όταν αρχίζει κάποιος να συμπεριφέρεται με αυτό τον τρόπο, προσπαθήστε να κρατήσετε το θυμό σας.
Karadağ Başbakanı Milo Cukanoviç deaynı fikirde olduğunu belirterek Belgradı buna uygun davranmaya çağırdı.
Ο Πρωθυπουργός του Μαυροβουνίου ΜίλοΝτζουκάνοβιτς συμφώνησε, προτρέποντας το Βελιγράδι να ενεργήσει ανάλογα.
Medyanın böyle davranmaya hakkı var mı?
Είχε δικαίωμα να ενεργήσει έτσι ο ανακριτής;?
Ama evli gibi davranmaya hazırsın.
Αλλά είσαι έτοιμη να κάνεις σαν να είμαστε.
Bir gün yaşına göre davranmaya başlaman gerekecek kardeşim.
Αδερφέ, πρέπει ν' αρχίσεις να φέρεσαι κατά την ηλικία σου.
Kimsenin kimseye bu şekilde davranmaya hakkı olamaz” dedi.
Θεωρώ ότι κανείς δεν έχει το δικαίωμα να συμπεριφέρεται έτσι σε κανέναν».
Partideki insanlar garip davranmaya başladılar. Cinsel olarak.
Στη διάρκεια του πάρτι ο κόσμος άρχισε να συμπεριφέρεται περίεργα, σεξουαλικά.
Sonuçlar: 427, Zaman: 0.0934
S

Davranmaya eşanlamlıları

olmak yapmak yapacağımı yapayım yapabilirim ben getireyim getirmek şey işim alayım senin

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Yunan