Dile getirmek Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Duygularımı dile getirmek istedim.
Onu bu göreve getirmek konusundaki şüphelerimi resmen dile getirmek istiyorum.
Hayranlığını dile getirmekten çekinmemişti.
Özü dile getirmek için az sözcük gerekir bize; bunu gerçekleştirebilmek içinse bütün sözcükler gerekir.
Görüşlerimi dile getirmek istedim….
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
buraya getirdiben getirdimbeni buraya getirdiarabayı getirbizi buraya getirdidünyaya getirdisen getirdinsu getireve getirdimbir şeyler getirdim
Daha
Zarflarla kullanım
Törenin başlangıcında konuşan Rehn,Kosovaya ABnin Kosovanın üyeliğine verdiği desteği dile getirmek amacıyla geldiğini söyledi.
Pişmanlığınızı dile getirmek için bol vaktiniz olacak, Bay Chu.
Buradan üzüntümü bir kez daha dile getirmek istedim….
Ayrıca, başvuru, sorunlarını dile getirmek ve yardım talebinde bulunmak için bir araç gibi davranıyor.
Dar es Salaam,Tanzanyada yoksulukla boğuşan bir topluluk bile isteklerini dile getirmek için bu araçlardan faydalandı.
Sizi rahatsız eden sorunları dile getirmek ve aşağılanmadan, bozulmadan ya da haklı olmakta ısrar etmeden çatışmayı çözebilmek için kendinizi güvende hissetmeniz gerekir.
Basın mensuplarına konuşan bir gösterici,'' Buraya, Hırvatistanda hükümetin yol açtığı mevcut durumdan hoşnutsuzluğumu dile getirmek amacıyla geldim.
Orada yapmış olmaları gereken, Edward Snowden ile dayanışma dile getirmek ve Pussy Riot ile Snowdenın aynı küresel hareketin parçası olduğunu ele güne göstermekti.
Bu arada binlerce Boşnak kurbanın yaklaşık 200 yakını,BM yargıçlarının kararına ilişkin kızgınlıklarını dile getirmek üzere Saraybosnada düzenlenen bir protestoya katıldı.
Rüşveti, emri, sözü, davetkar bir konuşmayı… vs dile getirmek istiyorsunuz ama aynı zamanda bir anlaşmaya varmalı ve diğer kişiyle kurduğunuz ilişkinin türünü de sürdürmelisiniz.
Parlamento APleri Sudandaki gazetecilerin keyfi bir şekilde gözaltına alınmalarına sonvermek, Somalideki terör saldırılarını kınamak ve yaklaşmakta olan Madagaskar seçimleriyle ilgili endişelerini dile getirmek için çağrıda bulundu.
BDP genel başkanı Selahattin Demirtaş, endişelerini dile getirmek ve tutuklananların serbest bırakılması için gereken prosedürleri görüşmek üzere Belçikanın Türkiye Büyükelçisi Pol de Witte ile bir araya geldi.
Başkan seçilmeden önceki yıllarda çok verimli bir Twitter kullanıcısıolan Trump, Beyaz Saraya taşındıktan sonra ise politika ve dünya meseleleri konusundaki görüşlerini dile getirmek için sosyal medya platformunu kullanmaya devam etti.
Veri kontrol sorumlusunun Symantec olması halinde endişenizi dile getirmek ve tatmin edici bir çözüm bulunması için bizim yardımımızı istemek üzere lütfen bu Beyandaki“ Mahremiyet Haklarınız” ve“ Bizi Arayın” bölümlerine bakın.
Bununla birlikte, doktorların çocuklarda otizmi etkili bir şekilde tanımlayabilmelerinin birkaç anahtar yolu vardır ve eğer çocuğunuz veya çocuğunuz bu otizm belirtilerinden herhangi birini gösteriyorsa,endişelerinizi dile getirmek için hemen çocuk doktorunuzu ziyaret etmelisiniz.
Ve bir sınıfın öbür sınıfa karşı mücadelesini dile getirmek Alman elinde bitirildiği için o Alman,“ Fransız tek yanlılığını” aşmış olma bilincini taşıyordu; hakiki ihtiyaçlar yerine hakikat ihtiyacını, proletaryanın çıkarları yerine insan varlığının çıkarlarını, hiçbir sınıftan olmayan, gerçekte bile olmayan, yalnızca felsefe fantezisinin puslu semalarında bulunan genel insanın çıkarlarınısavunuyordu bu bilinç.
Haziran 2017deki parlamento seçimlerinde Melenchon, François Ruffin ve La France Insoumisein diğer adaylarının( buna Marine Le Penin eski mevzileri Marsilya ve Amienste çıkmış adaylar da dahildir) elde ettiği popülerlik,sıkıntılarını dile getirmek için eşitlikçi bir söylem ortaya konduğunda, çoğu insanın ilerici mücadeleye katılabileceğini göstermektedir.
Sert itirazlarımı dile getirme zorunluluğu hissediyorum.
Keşke duygularımı dile getirmeye cesaretim olsaydı.
Sanayiciler sorunlarını dile getirme fırsatı buldu.
Sizlerin sorunlarını dile getirmesi lazım.
Fakat düşüncelerimi dile getirmeye cesaret edemedim.
Bu konuyu bir kez daha dile getirme fırsatı bulduk.”.
Protestocuların konuşma özgürlüğünü dile getirdiği kaldırımları yaptı diye belediyeyi dava edemezsiniz.
Belki bunları dile getirmemin bir faydası olur.