Umdum Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Sadece umdum.
Açlıktan ölmesini umdum.
Ve bütün günlerimde umdum ve dua ettim.
Ve ikinci bir şans yakalamayı umdum.
Buna gerek olmayacağını umdum ama danışmalarım haklıymış.
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
Fiillerle kullanım
Beğenirsin diye umdum.
Hep, havanın açıkolduğu bir günde Salmaahı görürüm diye umdum.
Bütün yaz halledebileceğimi umdum. Belki hala halledebilirim.
Her durakta seni görmeyi umdum.
Her zaman aralarını düzelteceklerini umdum ama bu pek olacak gibi görünmüyor.
Hep Jamie gibi olmasını umdum.
Glorianın gittiğini öğrendiğimde babamın onu yediğini umdum.
Onu tekrar görebilmeyi umdum.
İnanın bana, bayım döndüğüm her köşede Carmene rastlamayı umdum.
Ben de sana sonsuza dek bunu vermeyi umdum.
Harriet. Her zaman sana öğretebileceğim bir şeylerimin olmasını umdum.
Suçumu itiraf edip, beni affetmesini umdum.
Hep beni ona biraz daha yakınlaştırmasını veya bazı cevaplar vermesini umdum.
Belki sen, benim acımı alırsın diye umdum.
Hep fikrini değiştirip eve dönersin diye umdum.
Hayır, çok geç olmadan kendine gelirsin diye umdum.
Cenaze töreninin burada olduğunu duyunca seni görmeyi umdum.
Sanırım bunca zamandan sonra, senden fazlasını umdum.
O hayali kızın bir gün gerçek olmasını umdum hep.
Vilandroyu gemiden attım birinin cesedi bulmasını umdum.
Bütün hayatım boyunca diplomat olmayı, ülkeme hizmet etmeyi umdum.
Yapacağım son bir şeyle yaptıklarımı tarihe gömüceğimi umdum.
Ama gerçekten, bu bebeğin bizim için gerçek bir şans olabileceğini umdum.
Ama Darylın söylediklerinden sonra dışarıda bir yerlerde hayatta olduğunu umdum.
Gerçekliğimin değişmesini ve birinin benim hayata döndüğümü farketmesini umdum.