What is the translation of " ARE GOING TO GO " in Turkish?

• gidiyoruz
• gideceğiz
• gidip
• çıkacağız
• gidecek
• gidiyorsun
• devam

Examples of using Are going to go in English and their translations into Turkish

We are going to go find Miss Becky.
Biz gidip Bayan Beckyyi bulacağız.

Me and your mother are going to go to the top of the mountain.
Ben ve anneniz dağın doruğuna çıkacağız.

We, my friend, are going to go and see The Hunger.
Dostum biz'' The Hunger'' izlemeye gideceğiz.

You and I are going to go and have a good meal.
Sen ve ben birlikte gideceğiz ve iyi bir yemek yiyeceğiz.

You, me and Danny are going to go talk to some witnesses.
Sen, ben ve Danny gidip görgü tanıklarıyla konuşacağız.

Me and some guys are going to go to the movies after school.
Sonra sinemaya gideceğiz. Birkaç çocukla beraber okuldan.

Okay we're going to go make love You have fun.
Tamam biz sevişmeye gidiyoruz, sana iyi eğlenceler.

So we're going to go.
Biz gidiyoruz… Cotilliona.

We're going to go look or supplies.
Biz gidip erzaklara bakacağız.

Girls. We're going to go.
Biz gidiyoruz. Kızlar.

I think we're going to go exploring, aren't we?
Biz keşfe çıkacağız sanırım, değil mi?

We're going to go.
Biz gidiyoruz.

We're going to go this way. No. No.
Biz bu tarafa gideceğiz. Hayır, Hayır.

We're going to go rob some very nice and friendly people for the sake of.
Biz gidip birkaç iyi ve dostane insanı soyacağız. Sırf.

We're going to go see Kiryu!
Biz de gidip bir görelim şu Kiryu-chanı!

Okay, we're going to go visit our cousin.
Pekâlâ, biz kuzenimizi ziyarete gidiyoruz.

I think we're going to go exploring, aren't we? Ah, no.
Biz keşfe çıkacağız sanırım, değil mi?- Hayır.

You're going to go again?
Yine gidecek misin?

You're going to go home you're gonna get your laptop.
Sen eve gidiyorsun laptopunu getiriyorsun.

You're going to go then?
Peki, gidecek misiniz?

If you're done with us, Detective, we're going to go.
Bizimle işiniz bittiyse dedektif, biz gidiyoruz.

But we're going to go home to Arizona for Christmas this year.
Ama bu sene Noelde biz Arizonaya eve gideceğiz.

We're going to go this way.
Biz bu yöne gideceğiz.

Good.- You're going to go ahead?
Daha ileri gidecek misin?- İyi?

Hey Peter, we're going to go home.
Peter, biz eve gidiyoruz.

You're going to go first.
İlk sen gidiyorsun.

I would change tailors if you're going to go for the undercover look.
Gizlenmeye devam edeceksen terzini değiştirsen iyi olur.

You're going to go work out again?
Yine mi egzersiz yapmaya gidiyorsun?

Mom, we're going to go upstairs now.
Anne biz odama çıkacağız.