What is the translation of " DIFFRACTION " in Turkish?

• kırınım
• difraksiyon
• kırılma
• kırınımı
• kırınımını

Examples of using Diffraction in English and their translations into Turkish

Wave diffraction.
Dalga Kırılmaları.

Proximity effect. Probability diffraction.
Olasılık dağılımı. Yakınlık etkisi.

Wave diffraction.
İstenmeyen… Dalga Kırılmaları.

The changing color is called color diffraction.
Renk değiştirmeye, renk kırılması denir.

XRF, X-ray diffraction, and the results are very positive so far.
XRF, X-ışınları kırınımı testleri gibi. Simdiye kadar, aldigimiz sonuclar gayet olumlu.

This is the method used in the original discovery of X-ray diffraction.
Bu X-ışını difraksiyonunun ilk keşfinde kullanılmış bir metottur.

Fresnel number Fresnel diffraction and Fraunhofer diffraction Antenna measurement.
Fresnel sayısı Fresnel kırınımı ve Fraunhofer kırınımı.

With too small a pinhole, however, the sharpness worsens, due to diffraction.
Fakat fazla küçük delikle kırınımdan dolayı keskinlik kötüleşir.

The line pair could not be resolved because of the diffraction limit of the(optical) aperture was limited to 260 nm.
Hat çifti çözülemedi çünkü bu kırınım sınırı( optik) diyafram 260 nm ile sınırlı.

Other particles, such as electrons and neutrons, may be used to produce a diffraction pattern.
Elektron ve nötron gibi diğer partiküller kırılma modeli üretmek için kullanılabilir.

An intuitive understanding of X-ray diffraction can be obtained from the Bragg model of diffraction.
X-ışını dağılımının sezgisel bir anlayışı Braggın dağılım modelinden elde edilebilir.

The Fraunhofer equation can be used to model the diffraction in this case.
Fraunhofer kırınımı bu uzak-alanın formunun belirlenmesinde kullanılır.

Single-crystal diffraction is also used in the pharmaceutical industry, due to recent problems with polymorphs.
Tek-kristal kırınımı, polimorflarla ilgi yaşanan problemlerden dolayı ilaç endüstrisinde de kullanılmaktadır.

This results in common optical limitations such as a diffraction barrier.
Bu sonuç kırılma engeli gibi optiksel sınırlamalarda bilindik bir durumdur.

Together they produced the first X-ray diffraction photographs of the"form B" paracrystalline arrays of highly hydrated DNA.
Birlikte, yüksek-hidrate DNAnın'' form B'' parakristalin dizilerinin ilk X-ray difraksiyon görüntülerini elde ettiler.

I was up all night using the new free-electron laser for my X-ray diffraction experiment.
Tüm gece boyunca X-Ray kırınımı deneyim için yeni serbest elektron lazerini kullanmakla meşguldüm.

The intensity of each diffraction'spot' is recorded, and this intensity is proportional to the square of the structure factor amplitude.
Her kırınım noktasının yoğunluğu kaydedilir ve bu yoğunluk yapı faktör genişliğinin karesiyle orantılıdır.

No. But we will know more once I do another diffraction scan as a comparison.
Ama ben, karşılaştırma yapmak için bir kırınım daha yaptığımda daha fazlasını öğreneceğiz.

The position of each diffraction'spot' is governed by the size and shape of the unit cell, and the inherent symmetry within the crystal.
Her kırınım noktasının pozisyonu birim gözenin büyüklüğü, şekli ve kristaldeki kalıtsal simetri tarafından belirlenir.

CheMin is the Chemistry and Mineralogy X-ray powder diffraction and fluorescence instrument.
CheMin X-ray toz difraksiyon ve floresan işlevi gören kimya ve mineraloji ekipmanıdır.

Since the 1920s, X-ray diffraction has been the principal method for determining the arrangement of atoms in minerals and metals.
Lerden bu güne, X-ışını kırınımı metallerde ve minerallerde atomların dizilişini belirlemek için kullanılan en temel metottur.

Clinton Davisson and Lester Germer demonstrate the wave nature of the electron in the Electron diffraction experiment.
Clinton Davisson ve Lester Gernerın elektronun dalga doğasını gösterdiği Elektron difraksiyon deneyi.

Each X-ray diffraction image represents only a slice, a spherical slice of reciprocal space, as may be seen by the Ewald sphere construction.
Her bir X-ışını kırılma görüntüsü Ewald küre yapısı ile görülebileceği gibi, tek bir dilimi, karşılıklı uzay küresel dilimini temsil eder.

An improved theory introduced in 2004 gives exact solutions to problems involving wave diffraction by conducting scatterers.
Yılında uygulamaya konan geliştirilmiş bir teori, dağıtıcıları ileterek dalga kırınımını içeren problemlere kesin çözümler sunmuştur.

Breaking this diffraction limit, and capturing evanescent waves are critical to the creation of a 100-percent perfect representation of an object.
Kırınım sınırının aşılması ve fani dalgaların yakalanması bir nesnenin yüzde 100 mükemmel temsil yaratılması için kritik öneme sahiptir.

Although electron, neutron, and X-ray scattering are based on different physical processes, the resulting diffraction patterns are analyzed using the same coherent diffraction imaging techniques.
Elektron, nötron ve saçılan X-ışını farklı fiziksel işlemlere dayalı olsa da, ortaya çıkan kırılıp saçılma modelleri aynı uyumlu difraksiyon görüntüleme tekniklerini kullanarak analiz edilebilir.

So, in interference and diffraction experiments, neutrons behave the same way as photons(or electrons) of corresponding wavelength.
Bu nedenle, parazit ve kırınım deneylerinde, nötronlar, tekabül eden dalga boyunun fotonları( veya elektronları) ile aynı şekilde davranış ortaya koyarlar.

During the next two years, the pair worked closely together to perfect the technique of x-ray diffraction photography of DNA and obtained at the time the sharpest diffraction images of DNA.
Sonraki iki yıl boyunca, ikili birlikte çalışarak DNAnın x-ray difraksiyon görüntüleme tekniğini mükemmelleştirdiler ve aynı zamanda DNAnın en keskin difraksiyon görüntülerini elde ettiler.

Since Franklin had decided to transfer to Birkbeck College and Randall had insisted that all DNA work must stay at King's, Wilkins was given copies of Franklin's diffraction photographs by Gosling.
Franklin birkbeck kolejine geçmeye karar verdi ve Randallın tüm DNA çalışmalarının Kingde kalması gerektiğini ısrarla savunduğu için, Wilkinse Franklinin kırılma fotoğraflarının kopyaları Gosling tarafından verildi.

For further information see Fresnel number and Fresnel diffraction Gradient Index(GRIN)- The larger range of material response available in metamaterials should lead to improved GRIN lens design.
Daha fazla bilgi için bkz: Fresnel sayısı ve Fresnel kırınımı Gradient Endeksi( GRIN)- geliştirilmiş GRIN lens tasarımı metamalzemelerin mevcut malzeme tepki aralığıdır.