What is the translation of " SOLUTION TO THE PROBLEM " in Turkish?

• soruna bir çözüm
• sorunun çözümü
• çözümü
• sorunun çözümünü
• problemin çözümü

Examples of using Solution to the problem in English and their translations into Turkish

Get a solution to the problem.
Soruna bir çözüm buluruz.

That's the weirdest possible solution to the problem.
İşte bu, meselenin en garip çözümü.

Get a solution to the problem.
Soruna bir çözüm bulurum.

Tom is trying to find a solution to the problem.
Tom, soruna bir çözüm bulmaya çalışıyor.

The solution to the problem was control. But in the end.
Sorunun çözümü kontrol idi. Ama sonunda.

There must be some solution to the problem.
Sorunun bir çözümü olmalı.

The solution to the problem Nothing can justify what you did!
Sorunun çözümü. Hiçbirşey yaptığınızı haklı göstermez!

Tom has found a solution to the problem.
Tom, sorun için bir çözüm buldu.

Tom has been racking his brains for a solution to the problem.
Tom soruna bir çözüm için çok fazla düşünüyor.

So then the solution to the problem would be?
O zaman bu soruna çözüm ne olurdu?

Sami decided that this was the solution to the problem.
Sami, sorunun çözümünün o olduğuna karar verdi.

But in the end, the solution to the problem was control.
Sorunun çözümü kontrol idi. Ama sonunda.

Don't worry. Inadvertently, my daughter has given me a solution to the problem.
Merak etme. Kızım farkında olmadan bana sorunun çözümünü de verdi.

Tom has suggested a solution to the problem.
Tom, soruna bir çözüm önerdi.

Legislators in the Diet are struggling to find a solution to the problem.
Meclisteki milletvekilleri soruna bir çözüm bulmak için mücadele ediyorlar.

Tom is looking for a solution to the problem.
Tom, soruna bir çözüm arıyor.

I think we have finally found the solution to the problem.
Sanırım sonunda sorun için bir çözüm bulduk.

That's a very intelligent solution to the problem, Lady.
Çok zekice bir çözüm Lady.

Tom devoted his life to finding a solution to the problem.
Tom soruna bir çözüm bulmak için hayatını adadı.

I'm only suggesting a solution to the problem.
Ben sadece soruna bir çözüm öneriyorum.

I believe that it will take time to find a solution to the problem.
Bence soruna bir çözüm bulmak zaman alacak.

Tom hopes to find a solution to the problem soon.
Tom yakında soruna bir çözüm bulmayı umuyor.

It will take time to find a solution to the problem.
Bu soruna çözüm getirmek zaman alacak.

I finally found the solution to the problem.
Sonunda problemin çözümünü buldum.

Could you help us find a solution to the problem?
Soruna bir çözüm bulmak için bize yardım eder misiniz?

It will take time to find a solution to the problem.
Bence soruna bir çözüm bulmak zaman alacak.

Tom is hoping to find a solution to the problem soon.
Tom yakında soruna bir çözüm bulmayı umuyor.

We're hoping to find a solution to the problem soon.
Yakında soruna bir çözüm bulmayı umut ediyoruz.

We spent hours trying to find a solution to the problem.
Soruna bir çözüm bulmaya çalışarak saatler harcadık.

Inadvertently, my daughter has given me a solution to the problem. Don't worry.
Merak etme. Kızım farkında olmadan bana sorunun çözümünü de verdi.