FOUND OUT ne Demek Turkce - Turkce Çeviri

• öğrendi
• buldu
• öğrenince
• keşfetti
• öğrenene kadar
• farketti
• bulamadı
• buldukları
• ögrendi
• bulundu

Found out Ingilizce kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

Woodward found out.
Woodward buldukları.

George found out and she killed him too.
George da farketti ve onu da öldürdü.

And no one ever found out?
Ve hiçkimse şimdiye kadar bulamadı?

No one ever found out. Who killed her?
Kim öldürdü?- Kimse bulamadı.

Who killed her? No one ever found out.
Kim öldürdü?- Kimse bulamadı.

Debbie found out and she blackmailed me.
Debbie farketti ve de bana şantaj yaptı.

You know, Charlie Anderson found out that you went away.
Ne diyeceğim, Tommy Anderson gittiğini farketti.

Hilary found out what was really going on at St. Mary's.
Hilary Azize Maryde gerçekte neler döndüğünü keşfetti.

The cops never found out anything.
Polisler hiçbir şey bulamadı.

Until I found out about the target. Look, I didn't want to go either.
Bak, hedefi öğrenene kadar ben de gitmek istememiştim.

What? I didn't want to tell you till I found out more.
Ne? Fazlasını öğrenene kadar sana söylemek istemedim.

Michael found out and confronted me.- What?
Michael ögrendi ve yüzlesmemi sagladi. Ne?

Look, I didn't want to go either until I found out about the target.
Bak, hedefi öğrenene kadar ben de gitmek istememiştim.

The secretary found out accidentally and blew her top, OK?
Sekreter bunu kazayla keşfetti ve çok fena sinirlendi?

Whatever Mirkovich and Cibelli found out got them killed.
Herneyse Mirkovich ve Cibelli buldukları birşey için öldürüldüler.

Another nun found out and wanted to avoid a scandal. Who?
Kim? Başka bir rahibe buldu ve bir skandaldan kaçınmak istedi?

I never cheated on… Never cheated on her until you found out.
Onun sizi aldattığını öğrenene kadar hiç aldatmadınız, değil mi?

Yes, you see, my sisters found out, she lives in Berlin.
Evet, kız kardeşlerim onun Berlinde yaşadığını keşfetti.

But he found out something about you. He was surveilling Nighthorse.
O Nighthorseu izliyordu, ama senin hakkında birşeyler buldu.

What do you think, someone found out and was trying to stop us?
Sence birileri farketti ve bizi durdurmaya mı çalıştı?

Miranda found out what was keeping her trapped at the Collins' mansion.
Miranda Collins Malikanesinde… onu neyin tuttuğunu keşfetti.

The day she was abducted. Abby found out where our lieutenant was.
Siz oyun oynarken, Abby yüzbaşının kaçırıldığı gün nerede olduğunu buldu.

A woman found out if she shook it, she could shake up a man♪.
Bir kadın eğer sallarsa kalçasını, bir erkeği de sarsabileceğini keşfetti.

The Eastern Swamps! I think Jar Jar just found out the location of that lab.
Sanırım Jar Jar az önce şu laboratuvarın yerini buldu. Doğu bataklıkları.

But the police found out something interesting about him. Still unconscious.
Hala baygın. Ama polis, onun hakkında ilginç bir şey buldu.

More like I… moved near campus and lived off tuition checks till my parents found out.
Kampüsün yakınına taşınıp ailem öğrenene kadar harç parasıyla geçindim.

Maybe one of her marks found out they were being swindled and got to her.
Belki hedeflerinden biri durumu farketti ve onu yakalamak istedi.

When she found out he was married. Mrs Bates poisoned this guy she was involved with.
Onu zehirledi Bayan Bates ilişkide olduğu adamın evli olduğunu öğrenince.

I think Jar Jar just found out the location of that lab. The eastern swamps.
Doğu bataklıkları. Sanırım Jar Jar az önce şu laboratuvarın yerini buldu.

At age nine, Liv found out that she was Steven Tyler's biological daughter.
Liv Tyler dokuz yaşındayken biyolojik babasının Steven Tyler olduğunu keşfetti.