SÖYLEMEK ne Demek Almanca - Almanca Çeviri

• sagen
• erzählen
• mitteilen
• singen
• gesagt
• sage
• sagt

Söylemek Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Söylemek istiyorum.
Ich will singen.

Şarkını söylemek, -Ne?
Was? -Dein Lied singen.

Ben söylemek istiyorum!
Ich will erzählen.

Bize bir şey söylemek istedi.
Sie wollte uns etwas mitteilen.

Söylemek istemiyorum.
Ich will nicht singen.

Darrena söylemek lazım.
Wir müssen es Darren erzählen.

Söylemek istiyordum. Sana bir şey.
Ich wollte dir etwas sagen.

Ben sadece sana söylemek istiyorum.
Ich wollt nur sagen.

Söylemek yapmaktan kolay, tatlım.
Leichter gesagt als getan, Schatz.

Naomi, sana söylemek istedim.
Naomi, ich wollte es dir sagen.

Söylemek istemediğinden emin misin,?
Sicher, dass du nicht singen willst?

Bunu sesli söylemek istememiştim.
Das wollte ich nicht laut sagen.

Söylemek istediğimi anlıyorsun, değil mi?
Du verstehst, was ich dir sagen will,?

Ama sana bir şey söylemek istiyorum.
Aber ich wollte dir etwas sagen.

Sen söylemek zorunda değilsin Santana.
Du musst nicht singen, Santana.

O-o size birşey söylemek istiyordu.
Sie wollte Ihnen etwas mitteilen.

Söylemek istediğin bir şey mi var Jonah?
Gibt es etwas, das du sagen möchtest, Jonah?

Onlara gerçeği söylemek zorunda.
Und denen muss sie die Wahrheit sagen.

Sana söylemek istedim.
Ich wollte es dir erzählen.

Sanki biri bize bir şey söylemek istiyor.
Als wollte uns jemand etwas mitteilen.

Benim söylemek istediğim.
Ich sage ja nur.

Şimdi bir de babasının öldüğünü söylemek zorundayım.
Jetzt muss ich ihm den Tod seines Vaters mitteilen.

Bana bunları söylemek zorunda değilsin.
Du musst mir das nicht erzählen.

Söylemek istediğim başka şeyler de vardı.
Ich wollte Ihnen noch etwas anderes mitteilen.

Birine bir şey söylemek, tevcih etmek.
Jemandem etwas mitteilen, zuteilen.

Bunu söylemek beni hiç mutlu etmiyor ama… Absalom!
Ich sage es gar nicht gern… Absalom!

Ona kararımı söylemek istedim.
Ich wollte ihr meine Entscheidung mitteilen.

Sana söylemek istediğim bir şey var mı diye sordun.
Du hast gefragt, ob ich dir was sagen möchte.

Lin, bunu her müşteriye söylemek zorunda değilsin.
Lin, das musst du nicht jedem Gast erzählen.

An8} söylemek istediği şeyleri not etmek için kullanıyormuş.
An8}von Caltanissetta mitteilen wollte.