ELINDE ne Demek Yunan - Yunan Çeviri S

Fiil
Sıfat
στα χέρια
έχει
var
yok
sahip
zaten
o
olduğunu
elimde
hakkınızda
yanımda
κρατάει
tutuyorum
tuttum
tutarım
elimde
saklıyorum
saklarım
tutacağım
tutayım
tutun
πήρε
alıyorum
alırım
ben alıyorum
al
arıyorum
alacağım
alayım
ararım
elde
götürürüm
μπορείς
edebilirim
olabilirim
yapabilirim
verebilirim
alabilirim
mümkün
belki
acaba
nasıl
olabilir mi
ό
her
şey
şeyi
ne
herşeyi
daha
gelen her şeyi
olursa
derse
στην κατοχή
στο χέρι
έχεις
var
yok
sahip
zaten
o
olduğunu
elimde
hakkınızda
yanımda
είχε
var
yok
sahip
zaten
o
olduğunu
elimde
hakkınızda
yanımda
κρατούσε
tutuyorum
tuttum
tutarım
elimde
saklıyorum
saklarım
tutacağım
tutayım
tutun
έχουν
var
yok
sahip
zaten
o
olduğunu
elimde
hakkınızda
yanımda
κρατώντας
tutuyorum
tuttum
tutarım
elimde
saklıyorum
saklarım
tutacağım
tutayım
tutun
κρατάς
tutuyorum
tuttum
tutarım
elimde
saklıyorum
saklarım
tutacağım
tutayım
tutun
μπορεί
edebilirim
olabilirim
yapabilirim
verebilirim
alabilirim
mümkün
belki
acaba
nasıl
olabilir mi
παίρνει
alıyorum
alırım
ben alıyorum
al
arıyorum
alacağım
alayım
ararım
elde
götürürüm
παίρνουν
alıyorum
alırım
ben alıyorum
al
arıyorum
alacağım
alayım
ararım
elde
götürürüm
πήρατε
alıyorum
alırım
ben alıyorum
al
arıyorum
alacağım
alayım
ararım
elde
götürürüm

Elinde Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Elinde rehine çocuklar var.
Πήρε ομήρους παιδιά.
Kralın elinde, evet.
Στην κατοχή του βασιλιά, ναι.
Elinde ne varsa veriyorsun.
Χαρίζεις ό, τι έχεις κερδίσει.
Saldırganın elinde rehine var.
Ο δράστης πήρε όμηρο.
Elinde nasıl döndürüyosun öyle?
Πώς μπορείς να την περιστρέφεις;?
Ancak bunların elinde petrol yoktu.
Στην Κατοχή δεν υπήρχε πετρέλαιο.
Elinde yine dosya kağıdını tutuyordu.
Πήρε και πάλι τον χάρτινο φάκελο.
Çiçekçi elinde ne varsa gönderecek.
Ο ανθοκόμος θα στείλει ό, τι έχει.
Elinde silah yok, neden yok, DNA yok.
Δεν έχεις όπλο, δεν έχεις κίνητρο, δεν έχεις DNA.
Doğru şeyleri yapan adamın elinde ne bilen kimse var mı?
Ξέρει κανείς από εδώ,ο τύπος που έκανε το σωστό τι πήρε;?
Elinde buzlu şeker olan adamı görüyor musun?
Μπορείς να δεις εκείνο τον τύπο με το γλυφιτζούρι;?
Gürcü doktor elinde iki taşla… t… aklara… pat!
Και ο γεωργιανός γιατρός πήρε δύο πέτρες και… στα μπαλλάκια του. Έσπρωξε!
Elinde ne varsa bana gönder, bir saat içinde beni ara.
Στείλε μου ό, τι έχεις και τηλεφώνησέ μου σε μια ώρα.
İş arkadaşınızın elinde olan resim Bay Curchün kızı mı?
Στη φωτογραφία που κρατάει ο συνεργάτης σας… είναι η κόρη του κου Τσερτς;- Ναι?
Bazen elinde bir balta, bazen de bir çekiç olur.
Μερικές φορές κρατάει ένα τσεκούρι, κι άλλες ένα σφυρί.
Bunu anlatmamızın sebebi o haritayı elinde tutan son kişinin ölmüş olması.
Ο λόγος που το μοιραζόμαστε είναι, ότι ο τελευταίος που πήρε το χάρτη, σκοτώθηκε.
Hayır. Elinde delil olmadan böyle bir şey diyemezsin.
Δεν μπορείς να το λες αυτό χωρίς αποδείξεις.
Biri böyle bir hareket yaptığında elinde ne olduğunu görmeyi beklersen ölürsün.
Όταν κάποιος κάνει μια κίνηση… αν περιμένεις να δεις τι κρατάει, είσαι νεκρός.
Bu da elinde sopa taşıyan ve seni döven kişi.
Και αυτός είναι ο άλλος που κρατάει το ραβδί. Και σε χτυπάει.
Cornelli öldüren adam elinde Diamondback, gözaltında Priscilla.
Έχεις τον άνθρωπο που σκότωσε τον Κορνέλ, Τον Ντάιμοντμπακ, υπό κράτηση Πρισίλα.
Elinde azıcık kalanı savunmak için elinde azıcık kalanı harcıyorsun.
Σπαταλάς ό, τι σούχει μείνει, για να το υπερασπιστείς.
Yine de gücün çoğunu elinde bulunduran Jaebum çetesi arkasında.
Και πάλι τον στηρίζει η φατρία Τζαεμπούμ, η οποία κατέχει την περισσότερη δύναμη.
Neden elinde bu kadar çok GHB bulundurduğunu açıklayabilirsin.
Οπότε μπορείς να τους εξηγήσεις γιατί διαθέτεις τόσο GHB.
Senin elinde değil ki.
Δε μπορείς να το ελέγξεις αυτό.
Elinde benim biletim var, ve sen hala gelmiş ben önce geldim diyorsun.
Κρατάει το εισιτήριό μου και ακόμα έρχεσαι εδώ και λες ότι είσαι πρώτη.
Sanders, Lewisin elinde bir çeşit silah olduğunu düşünüyor.
Ο Σάντερς λεει ότι νομίζει ότι ο Λούις κρατάει κάποιο όπλο.
Bana Lexin elinde sana karşı ne olduğunu söyle. Çaresine bakarım.
Πες μου με τι σε κρατάει ο Λεξ και θα το τακτοποιήσω.
Kilisenin elinde görünmeyen, bilimdeyse görünen vardı.
Η εκκλησία πήρε το αθέατο… και η επιστήμη το θεατό.
Ailemin elinde bulunan Seung Jin hisseleri yüzünden olmalı.
Προφανώς λόγω την μετοχών Σονγκτζιν που κατέχει η οικογένεια μου.
Ama elmaslar onun elinde bulununca düşüncesizce davranışı İngiltereyi savaşa itekler.
Αλλά όταν βρεθούν στην κατοχή του… Θα οδηγήσει την Αγγλία σε πόλεμο.
Sonuçlar: 3902, Zaman: 0.0919
S

Elinde eşanlamlıları

var her edebilirim yok olabilirim şeyi alıyorum yapabilirim olduğunu zaten yanımda

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Yunan