Sebepsiz Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Sebepsiz üzüntü.
Köpekler sebepsiz havlamaz.
Sebepsiz yorgunluk.
Sık sık sebepsiz ağlar.
Sebepsiz saldırganlık?
Combinations with other parts of speech
Sıfatlarla kullanım
bir sebebitek sebebiaynı sebeptengerçek sebebiyeterli bir sebepbirçok sebepdiğer sebepasıl sebepiyi sebepçeşitli sebeplerle
Daha
Fiillerle kullanım
bir sebebi vardır
olmasının sebebisebebini bilmiyorum
sebebini biliyorum
sebebi vardı
sebebini söyle
sebebini anlıyorum
Daha
Isimlerle kullanım
Daha
Korkusuz ve sebepsiz.
Sebepsiz mutlu olmak.
Örümcek-Adam sebepsiz bana saldırdı.
Sebepsiz beni seviyordu.
İnsanlar genellikle sebepsiz bir şey yapmaz.
Sebepsiz zenginleşme.
İnsanlar genellikle sebepsiz bir şey yapmaz.
Sebepsiz zenginleşme.
Tommy Shelby hiç bir yere sebepsiz gitmez.
Sebepsiz zenginleşme.
Dinlemeyin onu. sebepsiz saldırganlık?
Sebepsiz hiçbir değişiklik olmaz.
Hiç bir şey sebepsiz var olamaz./ Voltaire.
Sebepsiz mutlu olun, bir çocuk gibi!
Gün içinde sebepsiz geri gönderme imkânı.
Sebepsiz bir köpek kilo kaybeder.
Bu bana karşı sebepsiz şiddet uygulama hakkı vermek?
Sebepsiz mutlu olun, bir çocuk gibi.
Yok canım, Gonzales ne zaman bir üsse sebepsiz saldırmış ki?
Dünyaya sebepsiz bieşey gelmiyor.
Tipik olarak ateistler evrenin sonsuz ve sebepsiz olduğu söylüyor.
Burada sebepsiz bir şekilde oturuyoruz.
Lokal tümör amiloidozu da sebepsiz ilk bakışta gelişir.
Sebepsiz sinyali kullan- EUR 90.
Savcının bürosu sebepsiz suçlamaları yorumlamaz.