Bir yere gitmek istiyorum Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Bir yere gitmek istiyorum.
Bu gece özel bir yere gitmek istiyorum.
Yalnızca… Yalnızca, kimsenin beni tanımadığı ve yaptıklarımı bilmediği bir yere gitmek istiyorum.
Özel bir yere gitmek istiyorum.
Bu yüzden daha karanlık bir yere gitmek istiyorum.
Combinations with other parts of speech
Isimlerle kullanım
seni görmek istiyorözür dilemek istiyorumeve gitmek istiyorumistediğim şey
seni istiyorumben istiyorumistediğin zaman
bir şey istiyorumalmanı istiyorumistediği şeyi
Daha
Sıcak bir yere gitmek istiyorum, nemli bir yer olmasın ama, çünkü saçlarım kıvrılıyor.
Artık bir kadın olabileceğim bir yere gitmek istiyorum.
Kimsenin beni tanımadığı bambaşka bir yere gitmek istiyorum. Böylece tüm kontrolümü kaybedebilirim ve kimse de beni yargılamaz.
Ben de burada oturuyorum ve doğu yakasında bir yere gitmek istiyorum.
İyi bir şeylerin olduğu bir yere gitmek istiyorum.
Şimdi izninizle siz ikinizin olmadığı bir yere gitmek istiyorum.
Okafor:“ Oynayabileceğim bir yere gitmek istiyorum”.
Sadece işimi yapabileceğim bir yere gitmek istiyorum.
Yeniden nefes alabileceğim bir yere gitmek istiyorum.
Kendim yazıp bir yerlere gitmek istiyorum.
Seninle bir yerlere gitmek istiyorum.
Bir yerlere gitmek istiyorum.
Sanırım, ben de bir yerlere gitmek istiyorum.
İşe yarayabileceğim, daha hareketli bir yerlere gitmek istiyorum.
Seninle güzel bir yerlere gitmek istedim sadece. Bütün hazırlıklar yapıldı.
Onun bir yere gitmesini istiyorum mesela bir oda olsun.
Canınız bir yere gitmek istemese bile taksimetre çalışmaya devam eder.
Ama seninleyken bir yere gitmek istemiyorum.
Bak, şayet bir yere gitmek istiyorsan seninle gelmekten mutlu olurum.
Hiç bir yere gitmek istemiyorum.
Eğer bir yere gitmek istiyorsan sana bir taksi çağırabiliriz.
Bir yere gitmek istemezsiniz.
Ben sadece bir yere gitmek istiyordum ve o ayı benden önce oradaydı.''.
Senle kim bir yere gitmek istedi ki?
Colt, yalnız olabileceğimiz bir yere gitmek istedi de. Ben.